Kitabın Yazarı: Natalie Savage Carlson
Kitap Hakkında Bilgi:
Armand, yokluk içinde yaşamayı öğrenmiş bir evsizdir. Hayatını dilenerek ve tuhaf işler yaparak kazanır. Üstelik bu dertsiz tasasız hayatından da epey memnundur. Neden olmasın ki? Bir kere hırsızları dert etmesine hiç gerek yoktur, çünkü bütün varı yoğu bir bebek arabasını ancak doldurur. Bütün Paris sokakları onun evi olduğundan kira ödemek gibi bir derdi de yoktur. Ailesi olmadığından kimseyi merak etmesi gerekmez. Kimseleri de istemez zaten. Hele de çocukları. O yerinde duramayan küçük çekirge kuşlarına hiç mi hiç tahammülü yoktur. Kalbini güzelce saklamazsa bu minik haylazların ne yapıp edip onu çalacağından korkar. Ama çocuk demek ev, iş, sorumluluk demektir; Armand ise macera arar. Onun için de ne zaman bir çocuk görse kalbinin üzerini kalın yün paltosuyla sıkı sıkı örter. Derken soğuk bir kış günü üç küçük çocuk girer hayatına. Anneleriyle birlikte sokaklarda kalmış üç evsiz çocuk. Ve Armand'un korktuğu başına gelir. Bu üç küçük çekirge kuşu onun o özenle sakladığı kalbini çalıverir. Ve o güne dek kimse için endişelenmemiş avare Armand ona sığınan bu biçare aileye kol kanat gerer.
(Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Konusu:
Sokakta kalan evsiz üç çocuk, bir anne ve bir köpeğin sokakta yaşayan bir adam tarafından himaye edilmesi anlatılmaktadır.
Kitabın Özeti:
Armand'ın hırsızları dert etmesine hiç gerek yoktur, bütün varı yoğu eşyası bir bebek arabasına sığacak kadardır. Bütün Paris sokakları onun evi olduğundan kira ödemek zorunda değildir. Ailesi olmadığı için kimseyi merak etmesi gerekmez. Zaten kimseyi de hayatında istememektedir. Özellikle de çocukları, yerinde duramayan o küçük çekirge kuşlarına hiç mi hiç tahammülü yoktur. Armand çocukları küçük çekirge kuşlarına benzetmektedir.
Paris’te yaşayan çingeneler her yerde olduğu gibi geçimlerini kap kacak tamir ederek sağlamaktadır. Çingeneler göçer bir yaşam yaşamaktadırlar. Çingene Mireli yaşlı Armand ile konuştuğu bir gün ona çekirge kuşu gibi gördüğü çocukların hiç beklemediği bir anda insanın kalbini çalıvereceklerini söyler.
Bir şeylere bağlanmak istemeyen Armand yer değiştirdiği bir kış günü hiç beklemediği bir şeyle karşılaşır. Köprü altındaki eski yerine yerleşmek için döndüğünde karşısına üç küçük çocuk, anneleri ve bir köpek çıkar. O güne kadar kimse için endişelenmemiş avare Armand ona sığınan bu çaresiz aileye kol kanat gerer. Babaları öldükten sonra kirayı ödeyemedikleri için evlerinden atılmışlardır. Küçük çocuklar bir süre sonra büyükbaba olarak benimsedikleri Armand’dan ayrılmak istemezler.
Çocuklar Armand'a yanında kendilerini de geitrmesini isterler. Armand çocukları yanında ayak bağı olarak istemez. Israr karşısında Armand çocukları Louvre alışveriş merkezindeki Noel Baba’ya götür. Çocuklar yolda gördükleri herşeye ilgi duyarken Armand onları engellemeye çalışır.
Armand, Paris'e beyaz beyaz kar yağan bir gün çocuklar için endişelenir ve onları korumak için çingenelerin yaşadığı kamp yerine getirir.
Anneleri gün boyunca karınlarını doyurmak için çalışmaktadır. Çocuklar okula gitmemektedir. Armand ise yalnız kalan küçük çekirge kuşları gibi gördüğü çocuklarla ilgilenmektedir. Armand kalbini onlara bir büyükbabaymış gibi yavaş yavaş kaptırmaya başladığını fark eder. Böylece köprü altında hayatları kesişen bu evsiz insanların yeni yılla beraber hayatları da değişir.