Uzun Hikaye etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Uzun Hikaye etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Mayıs 2019 Cuma

Uzun Hikaye (Mustafa Kutlu) Kitap Yazılı Test Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı 2


1. “Uzun Hikâye” adlı eserdeki ana kahramanların, hayatlarındaki büyük olumsuzluklara karşı takındıkları tavır nedir?

A) İsyan etmek
B) Kabullenmek
C) Göç etmek
D) Yazı yazmak
E) Kargaşa çıkarmak

2. “Uzun Hikâye” adlı eserde, Ali’nin en baskın karakter özelliği nedir?
A) Zeki olması
B) Akıllı olması
C) Çalışkan olması
D) Haksızlıklara tahammül etmemesi
E) Açıkgöz ve uyanık olması

3. “Uzun Hikâye” adlı eserde, Ayla’nın Celal’e yazdığı şiirin nazım biçimi nedir?

A) Mani
B) Türkü
C) Semai
D) Koşma
E) Ninni

4. “Uzun Hikâye” adlı eserde, ismi geçmeyen yer ismi hangisidir?
A) Kumburgaz
B) Eyüp
C) Üsküdar
D) Kırcaali
E) Fatih

5. Hangisi Uzun Hikâye kitabındaki karakterlerden biri değildir?
A) Emin Efendi
B) Şeref Bey
C) Hacı Hilmi
D) Marangoz Âdem
E) Halis Ağa

6. “Uzun Hikaye” adlı eserde, Ali eşi Münire’yi nasıl kaçırmıştır?
A) Kadın kılığına girmiştir
B) Sinemada yangın çıkarmıştır
C) Parkta kaçırmıştır
D) Baba evinden kaçırmıştır
E) Manifaturacıdan kaçırmıştır

7. “Uzun Hikâye” adlı eserde, Ali’nin eşi Münire’ye ne olmuştur?
A) Bir başkasıyla kaçmıştır
B) Babasının evine dönmüştür
C) Hastalıktan ölmüştür
D) Kaçırılmıştır
E) Ali’yi terk etmiştir

8. Uzun Hikâye kitabında adı geçmeyen yazar hangisidir?
A) Çehov
B) Turgenyev
C) Dostoyevski
D) Gogol
E) Reşat Nuri Güntekin

9. “Uzun Hikâye” adlı eserde, Şadiye’nin oğlu Celal’in hastalığı nedir?
A) Verem
B) Kanser
C) Kas Erimesi
D) Sara
E) Felç

10. “Uzun Hikâye” adlı eserde, Polis Ali’nin evinde ne arar?
A) Tabanca
B) Munzır Neşriyat
C) Bıçak
D) Venüs Heykeli
E) Mücevher Sandığı
Cevap Anahtarı :

1.C      2.D      3.A      4.E       5.E
6.B      7.C      8.D      9.C      10.B


18 Nisan 2019 Perşembe

Uzun Hikaye (Mustafa Kutlu) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Uzun Hikaye

Kitabın Yazarı : Mustafa Kutlu

Kitabının Özeti :

Ali hem yetim hem de Bulgar muhaciridir. Dedesi Pelvan Sülüman ile Bulgaristan'dan Türkiye'ye kaçmışlardır. Kendi babasını küçük yaşta kaybeden Ali Türkiye'ye geldikten sonra diğer akrabalarından bir türlü haber alamamıştır.

Pelvan Sülüman İstanbul'a gelince hemşehrileri yardımıyla Eyüp Sultan'da bir ahşap ev bulur. Torunu ile birlikte orada yaşamaya başlar. Bunca sene geçimini hayvancılıkla sağlamış olan Pelvan Sülüman, burada da hayvancılık yapmak ister.

Ahıra bir koyun alır. Zaman geçtikçe koyunların sayısı artar. Dede torun birlikte yaşayıp giderler. Ali de orta okulu bitirmiştir.

Her şey yolunda giderken Pelvan Sülüman'ın vefat etmesi üzerine Ali artık tamamen yalnız kalır. Evdeki bütün hayvanları satar ve bir daha o eve girmez.

Askerliğini bitirir. Avukat yardımcılığı, katiplik gibi mesleklerde çalışır. Yalnız daktilosunu yanından ayırmaz. Hep bir şeyler yazar.

Münire ise Ali'nin sevdiği kızdır. Sarı saçlı ve mavi gözleri onun güzelliğini tamamlayan özellikleridir.

Münire ile Ali Eyüp'ten tanışırlar. Münire'nin ailesinin Eyüp'te bir sineması vardır. Münire'nin ağabeyleri Eyüp'ün belalılarından oldukları için Münire'yi sıkı bir yönetim altında tutarlar.

Münire ile Ali bu ağabeylere karşı birbirlerini severler. Günün birinde ağabeyleri Münire'yi zengin bir adamın oğluyla evlendirmeyi ister. Münire buna karşı çıksa da işe yaramaz. Dayak üstüne dayak yer. Her yeri morluklar içinde kalır.

Bu olayları duyan Ali çok sinirlenir. Herkes sinemada tıklım tıklım film izlerken perdeler tutuşarak yanmaya başlar. Ali sinemayı yakmıştır. Daha sonra Münire ile kaçmışlardır. Ali'nin bu yaptıkları Eyüp'te efsaneleşmiş herkesin dilinde "sinemayı yakıp Münire'yi kaçıran Bulgaryalı Ali'nin efsanesi" dolaşır olmuş.

Bu yaşananlardan sonra ağabeyleri durur mu? İkisinin peşine düşmüşler. Münire ile Ali izlerini bulamamaları için bir yere bağlı olarak yaşayamamışlar. O kasaba bu köy derken günler birbirini kovalamış. Bu yüzden Ali doğru düzgün bir işe girememiş. Bir erkek çocukları olmuş ve o da yollarda büyümüştür.

İkili bir vagon evde geçimini sürdürmeye başladı. Çocukları beş yaşlarındaydı. Ali ise bir kasabada orta okul kâtipliği yapmaya başladı. Çalıştığı yerde yabani otlar içinde kalan bir bahçe vardı. Bu bahçe Ali'nin çok dikkatini çekti. Bahçeye çeki düzen vermek için müdürle konuştu. Müdür ilk başta pek olumlu bakmasa da kabul etti. Ali ve orada çalışan yardımcılar bahçeye güzelce meyveler ektiler. Gün geçtikçe müdür bu olanlardan böbürlenip herkese bahçeyi kendisinin yaptığını söylemeye başladı. Meyvelerden de kimseye vermez oldu.

Ali, haksızlığı kaldıramazdı. En nefret ettiği şey buydu. Müdürün karşına geçip meyveleri herkese eşit olarak dağıtması gerektiğini söyledi. Eşit kelimesini duyan müdür Ali'ye sosyalist misin sen yoksa tarzında bir soru yöneltti.

Aslında Ali sosyalist olmasa bile o sinirle evet sosyalistim dedi. Müdüre diklenen Ali kısa bir süre sonra işten çıkartıldı. Bu olaydan sonra lakabı sosyalist Ali olarak kaldı.

Müdürün yaptıklarını kendine yediremeyen Ali gece yarısı bahçede ekili olan bütün ürünleri toplayıp kaçtı.

Artık burada barınamazlardı. Ailesi ile birlikte kasabayı terk etmek zorunda kaldı. Çocuğu ve karısıyla bir trenin yolunu buldu. Karısı Münire hamileydi. Ali trende istasyon şefi ile ahbap oldu. Bir vagondan evde kalmaları için müsaade etti. Burada günler güzel geçmeye başladı. Ancak hayat bu... Hep güzel gidecek sanılır. Ne yazık ki sonu güzel bitmedi. Münire bir gece ansızın fenalaştı. Evin ağır işlerinden dolayı olacak ki bedeni buna dayanamamıştı.

Ali ile Münire'yi şehre gönderdiler. Oğlu ise bir komsuda annesi ve babasının gelmesini bekliyordu. Günler sonra Ali geldi. Eve tek gelmişti ve ağlıyordu. Münire hayata gözlerini yummuştu.

Günler geçti. Ali'nin oğlu on altı yaşındaydı. Liseye gidiyordu. Ali o dönemler Sarıkaya otelinde dava vekilliği yapıyordu. Emin Sarıkaya ise otelin sahibiydi. Gençliğinde parasının birçoğunu boş yerlerde harcamış olan Emin Efendi'nin şimdilerde evinde pek bir şeyi kalmamıştı. Ama yine de hatırı sayılır bir adamdı.

Baba-oğul bu göçebe hayatlarında her gittikleri yerde ev bulmakta zorluk çektikleri için Emin Efendi'nin yardımıyla Çerçi Abdullah adında bir işportacının evini tuttular.

Çerçi Abdullah'ın Celal adında bir oğlu vardı. Celal'de kas erimesi hastalığı vardı. Yoksulluktan dolayı bir çare bulunamamıştı. Ali'nin oğlu ile hemen arkadaş oldular. Celal bir pencere kenarında oturuyor, boncuk dizip bileklik yapıyordu. İşportacı babası ise bu bileklikleri satıyordu.

Celal ile Ali'nin oğlu aynı kıza aşık oldular. Sanat okulundan savcının kızı Ayla. Okulun en güzel kızlarından birisi. Celal, Ayla'yi görünce uzun süre boncuk takamaz yapacağı işi şaşırırdı. Cemal bir gün Ali'ye yaptığı bileziklerden birisini verip Ayla'ya götürmesini istedi. Celal'in çok az bir sürelik ömrü kalmıştı. Ayla anlayışlı bir kız olduğundan bileziği kabul etti. Ali'nin oğlu ise hem yaptığı işten dolayı mutlu oluyor hem de üzülüyordu.

Çerçi Abdullah, Ali ve Emin Efendi işportacı Çerçi'ye yardım etmek için el ele verdiler. Ona kışın rahat etmesi için el emeğiyle dükkan açacaklardı. Bütün hazırlıklar tamamlanmıştı. Derken çarşı ağası İskender Zapuroğlu zavallı Çerçi'ye aklını taktı. Bu işin olmaması için elinden geleni ardına koymadı. Emin Efendi bu toprağın kendisine ait olduğunu söylese de dinletemedi. Ama esas Zapuroğlu'na direnen kişi Ali'ydi. Çünkü Ali haksızlığa gelemiyordu.

Zapuroğlu Ali'ye takmıştı. Onu rahat bırakmadı. Ali artık gitmeleri gerektiğini anlamıştı. Oysa Ali'nin oğlu ilk aşkı Ayla'yı nasıl bırakıp gideceğini bilmiyordu.

Ali'nin oğlu Mustafa artık liseyi bitirmiş genç bir delikanlı olmuştu. Üniversite sınavına iki kez girmiş ve kazanamamıştı. Büyüdükçe babasına benzetilmekten gurur duyuyordu.

Yeni gittikleri yerde Ali bir kitabevi satın aldı. Buraya yeni kitap türleri getirmek istiyordu. Amacı bir kültür ocağı oluşturmaktı. Zamanla dükkandaki bütün işleri hallettiler. Dükkanın adını küçük kitapçı koydular. Tabelayı yapmak için Turan isminde bir genç geldi. Turan, Osman adında bir ressamın yanında çıraklık yapmış ustası ölünce de dükkanın başına geçmişti.

Mustafa ile dost oldular. Turan, kasabadaki kuaför Mualla'nın kızı Suna'ya aşık olmuştu. Onun için her türlü romantikliği yapmış olmasına rağmen Suna onu sevmemişti. Suna oyuncu olmak, şöhrete kavuşmak istiyordu. Bir gün ansızın kaçtı. Suna'nın kaçması Turan'ın içinde yara açtı. Etkisinden uzun süre kurtulamadı.

Ali ile Mustafa'nın açtıkları kitabevi artık sinek avlar duruma gelmişti. Kimse kitap almıyordu. Kasaba okuyan bir toplum değildi. Ali bir gazetede yazmaya başladı. Yazdığı siyasi görüşleri yüzünden ihbar edildi. Küçücük kasabanın hapishanesine mahkûm edildi. Mustafa ise kimsenin uğramadığı bu kitabevinde yalnız kalmıştı.

Bir gün Selma Hanım ve yanında başörtülü bir kız kitabevine girdi. Kızın ismi Feride idi. Mustafa bu gizemli kızdan çok etkilendi. Feride dükkana tek başına gelmeye başladı. Mustafa ise ona ithafen Çalıkuşu romanını okuması için verdi. Kitabın arasına onsuz yapamadığını yazdı. Feride ise kısa bir süre sonra notuna olumlu bir cevap vermişti. Böylece aralarında bir ilişki başlamış oldu.

Bir gün Feride ile Selma Hanım yolda yürürken kasabanın sarhoşu Selami peşlerine takılmıştı. İki kadın zorla kendilerini kitabevine attılar. Selami cebinden silahını çıkardı ve Mustafa'yı tehdit etmeye başladı. Olaylar büyümeden polis geldi. Selami'yi götürdüler.

Bu olayların üstüne Mustafa ve Feride sokağa çıkamaz hale geldiler. Bu yaşananlar Mustafa'yı cesaretlendirdi. Babasının annesini kaçırdığı gibi o da Feride'yi kaçıracaktı. Ama Feride Mustafa ile kaçmayı kabul etmedi. Mustafa'yı çok sevdiğini ama kocaya kaçan kız olmak istemediğini söyledi.

Bunun üzerine Mustafa babasını ziyarete gitti. Bütün olanları anlattı. Artık bu kasabada durmak istemediğini söyledi. Ali, kendisinin gençliğinde yaptığı cesareti oğlunun da göze aldığına şaşırdı. Gülerek "demek kaçıracaktın he" dedi.

Mustafa'ya bir tanıdığının adresini verip burada ona is vereceklerini söyledi. Oğluyla vedalaştı. Ona daktilosunu verdi. Her zaman daktiloyla yazmasını istedi. Sözlerine, bu alete yazdığında ben konuşuyorum demektir diye ilave etti. Mustafa tren ile İstanbul’a gitmek için harekete geçti.

Babasının ona verdiği daktiloyla ne yazacağını bilmiyordu. Yazsam da neye yarar düşüncesindeydi. Düşündü ve kendi hayat hikayesini yazmaya karar verdi. Gittiği bu yerde de hangi işe girerse girsin başarabileceğinden yüreği emindi.

Uzun Hikâye: Topluma uymayıp, düzene baş kaldırışlığın getirdiği bir göç öyküsüdür. Yazar, hem yaşam koşullarının ağırlığını anlatmış hem de Ali karakteri ile okuyucuya cesareti tanıtmıştır.

Ali, topluma uymayan ve herkes gibi haksızlığa göz yummayan bir adam olduğundan dolayı gittiği hiçbir yerde barınamıyordu. Bu yüzden hayatı göçebe olarak geçti. Ama bundan asla mutsuz olmadı. Çünkü o herkes gibi değildi. Herkes gibi olmaması ona verilmiş en büyük ödüldü belki de.


Kitap ve Yazarı Hakkında Bilgi :

Mustafa Kutlu ,1945 yılında Erzincan'da doğdu. Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde Edebiyat bölümünden mezun oldu. Edebiyat öğretmeni olan Mustafa Kutlu hikayeleri ve denemeleriyle tanınmıştır. Aynı zamanda yazarın incelemeleri ve senaryoları da bulunmaktadır.

Mustafa Kutlu Uzun Hikaye isimli eserini 2000 yılında yazmıştır. Kurgusu dram olan bu hikaye 2012 yılında Osman Sınav yönetmenliğinde beyaz perdeye aktarılmıştır.

Başrollerinde Ali karakterini Kenan İmirzalıoğlu, Münire karakterini ise Tuğçe Kazaz canlandırmıştır. Uzun Hikâye adlı sinema filmi çoğu izleyici tarafından beğenilmiş ve ün kazanmıştır.

Uzun Hikaye (Mustafa Kutlu) Kitap Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı 1 için tıklayınız...

Uzun Hikaye (Mustafa Kutlu) Kitap Yazılı Test Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı 2 için tıklayınız...

Uzun Hikaye (Mustafa Kutlu) Kitap Yazılı Test Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı 1



1. Metnin başkahramanı da olan çocuk saçlarını nasıl tasvir etmiştir?

A) Uzun ve seyrek          B) Kirpi gibi dik duruyor
C) Siyah ve sık                 D) Kumral ve kısa

2. ‘’Ne zaman annem aklıma düşse o ……………. hatırlıyorum.’’Hikayeye göre noktalı yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Çocukluğumu           B) İstanbul’u
C) Vagondan evi            D) Tren yolculuğunu

3. Çocuk makasçının kızının konuşamamasının nedenini aşağıdakilerden hangisine bağlamaktadır?

A) Küçükken babasından yediği tekme ve tokatlara
B) Kalıtsal bir özellik olduğunu düşünmektedir
C) Küçükken geçirdiği talihsiz bir kazaya
D) Çevresinde konuşacak kimsenin olmamasına


4. Vagondan evde yaşadıkları dönemlerde babasının işten eve dönüşlerinde, hiç unutmadan çocuğa alıp getirdiği şey aşağıdakilerden hangisidir?

A) Elma           B) Kitap
C) Şeker          D) Balon

5. Ali Bey’in dedesinin adı hangi seçenekte doğru olarak belirtilmiştir?

A) Pehlivan Selim         B) Hattat Remzi
B) Halis Ağa                   D) Pelvan Sülüman

6. Ali Bey’in dedesinin öldüğü durum ve yer aşağıdakilerden hangisidir?

A) Trenle yolculuk yaparken
B) Bahçenin çitlerini tamir ederken
C) Bahçedeki tavuklara yem verirken
D) Cami şadırvanında abdest alırken

7. Aşağıdakilerden hangisi çocuğun babası Ali Bey’in yaptığı mesleklerden biri değildir
?

A) Kasaplık               B) Katiplik
C) Puantörlük          D) Muhasebe yardımcılığı

8. Çocuğun annesinin adı hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?

A) Munise         B) Münire
C) Saime           D) Sabire

9. Aşağıdakilerden hangisi hikayedeki çocukla ilgili (hikayenin başkahramanı) doğru bir bilgi değildir?

A) Bir zamanlar vagondan evde yaşamışlar
B) Küçük yaşta annesini kaybetmiştir
C) Kardeşleri içerisinde en küçüğüdür
D) On altı yaşında cılız ve hırslı bir çocuktur

10. Hikayede adı geçen ‘’Üçgen Erdoğan’’ ın yaptığı meslek hangisinde doğru olarak verilmiştir?


A) Çaycı çırağı               B) Kasap çırağı
C) Motorcu çırağı         D) Kaportacı Çırağı

11. On üç, on dört yaşlarında amansız bir hastalığa yakalanmış. Kas erimesi var çocukta. O yılların şartları, yoksulluk çaresizlik içinde devasını bulamamışlar. Oğlan gözlerinin önünde eriyip gidiyormuş. Biz tanıştığımızda artık yürüyemez hale gelmişti. Okumaya meraklı, içedönük, duygulu bir çocuk.’’

Hikayede kendisinden bu şekilde bahsedilen kişi kimdir?


A) Celal        B) Cemal
C) Celil         D) Cafer

12. Çocuk, çok merak ettiği için gizlice aldığı ve babasına ait birçok yazının ve özel bilginin yer aldığı özel dosyayı nerede saklamıştır?

A) Kümesin içinde
B) Elma ağacının dalında
C) Tezgahın altında
D) Bahçe duvarının köşesinde

13. Çerh bozuldu dünya ıslah olmuyor
Fukara ehlinin yüzü gülmüyor
Ruhsati de ne dediğin bilmiyor
Yazı belli değil hat belli değil

Hikayedeki çocuk yukarıdaki şiiri nerede görüp okumuştur?


A) Arkadaşının kitabında
B) Babasının dosyasında görmüştür.
C) Okul kütüphanesinde
D) Kahvenin duvarında

14. Babayla çocuğun yerleştikten sonra bir kitabevi açtıkları yerin adı hangi seçenekte doğru verilmiştir?

A) Yeşil belde
B) Korucular köyü
C) Hanyeri kasabası
D) Yukarı Çavuldur köyü

15. Çocukla babası, açtıkları kitabevine aşağıdaki isimlerden hangisini vermişlerdir?


A) Küçük Kitapçı             B) Umut Kitap
C) Güneş Kitabevi          D) Uğur Kitapçılık

16. Aşağıdakilerden hangisi hikayede adı geçen ‘’ Kara Turan’’ ile ilgili doğru bir bilgi değildir?

A) Annesi kömür işinde çalışmıştır.
B) Küçük yaşta babası terk etmiştir.
C) Tabelacı Osman’ın çırağı olmuştur.
D) Kasabanın en zengin adamıdır.

17. Çocuğun babası Ali Bey’in hapse düşmesine neden olan olay hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?

A) Kitabevi açtığı için
B) Gazetede yazdığı yazılar nedeniyle
C) Girdiği bir kavga yüzünden
D) Borçlarını ödeyemediği için

18. Çocuğun Sevim Hanım’la dükkanına ilk defa gelen Feride’ye raftan indirerek verdiği ve ‘’Bu benim hediyem olsun.’’ dediği kitabın adı hangi seçenekte doğru belirtilmiştir?


A) Sol Ayağım
B) Yer Altında Bir Şehir
C) Çalıkuşu
D) Fareler ve İnsanlar

19. Ceza evinde kendisini ziyaret ederek kasabadan ayrılmak istediğini belirten oğluna Ali Bey kendisini hatırlaması için ne vermiştir?


A) Mızıkasını
B) Bir roman
C) Dedesinden kalma madalya
D) Daktilosunu

20. Babasıyla da görüştükten sonra kasabadan ayrılma kararı alan çocuk hangi şehre gitmek için yola çıkmıştır?

A) İstanbul        B) İzmir
C) Bursa            D) Ankara

CEVAP ANAHTARI


  1B       2C      3A      4C      5D      6D      7A      8B       9C    10D
11A    12B    13B    14C    15A    16D    17B    18C    19D    20A

Başka Uzun Hikaye (Mustafa Kutlu) Kitap Yazılı Test Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı için tıklayınız...