Ganga etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Aralık 2019 Salı

thumbnail

Ganga (Gülten Dayıoğlu) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Ganga

Kitabın Yazarı : Gülten Dayıoğlu

Kitap Hakkında Bilgi :

Ganj nehrinin yatağında insan küllerinden oluşma olağanüstü nitelikler içeren gizemli bir yaşam ortamı vardır. Burada yaşayan balıklarda zamanla hem insanca hem de insanüstü özellikler belirir.

Kitabın Özeti :

İşçi barınaklarında bir kadın yaşlı bir işçi kadının yardımıyla doğum yapar. Doğan bebek ürkü verici bir görünümdedir. Bu yüzden bebeği biliciye götürürler. Bilici bebeğe bakar ve bebeğin Kutsal Ganj’a bırakılması gerektiğini söyler. Eğer kutsal Ganj nehri onu sularında boğup öldürmezse bebek ilerde çok hayırlı bir insan olacaktır. Ama tam tersi olursa bebek ileride tekin biri olmayacaktır. Çocuğu nehre bir tekneyle bırakırlar. Gel zaman git zaman o tekne bir kıyıya vurur. Kıyıda ölümü bekleyen bir nine bebeği görür ve sahiplenir. Nine bebeğin adını Ganga koyar. Onu büyütüp yetiştirir.

Bu çocuğun gözleri ve kulağı bir balığınkine benzemektedir. Bu sebeplen nine çocuğa hep şapka takar ki dikkat çekmesin. Çocuk 7 yaşına gelince nehirde turna balığı denen bir balık onunla zihinsel iletişime geçer. Ganga'ya dünyaya bir görev için gönderildiğini söyler. Çocuğa üst düzeyde bir zekaya sahip olduğunu anlatır. DVe diğer buluşmalarında da çocuğa zihinsel iletişim yeteneğini kullanıp kendine beyin kardeşleri edinmesi görevini verir. Bu balık Ganjlıların soyundan geldiğini ve Ganjlıların hedefinin insana dönüşüp insanlara rahat bir hayat sunmak olduğunu detaylarıyla anlatır. Bundan kısa bir süre sonra Ganga’nın ninesi hakkı rahmetine kavuşur ve ölür.

Bilici, nineye söz verdiği üzere Ganga’ya sahip çıkar. Onu ibadethaneye alır. İbadethanenin hizmetine sunar ki hayırsever bir hacı onu evlat edinsin. Ganga hizmet amaçlı Ganj nehrine giderken sakat bir kadın ve onun oğluna yardım eder. Yardım ettiği insanlar çok varlıklı insanlardır. Teşekkür etme amaçlı onu bir şekilde evlat edinirler. Ganga yeni hayatına başlamıştır artık. Bu arada sürekli insanlarla zihinsel iletişim kurmaya çalışıyordu ama başaramıyordu. Çünkü henüz daha çok acemiydi. Kısa bir sürede ilk anne babasına alışır ve kaynaşır. Annesi, Ganga’yı akıl testine götürür. Ganga’da olağanüstü bir beyin olduğu anlaşılır. Bunun üstüne aile Ganga’yı özel derslere gönderir. Ganga kısa bir sürede çok şey öğrenir.

Bir gün bilgisayarla çalışırken görüp katıldığı bi yarışmada birinci olur. Tüm dünyayı başarısıyla etkiler. Çocuk yaşta iken Hindistan’ın onuru konumuna gelir. Bir çok televizyon programına çıkar ve bir çok üniversitede konfrensa katılır. Hatta Amerika devlet başkanı onu ve ailesini Beyaz Saray'da ağırlar. Bu sırada Ganga birçok beyin kardeşi edinir. Hatta o kadar çok edinir ki 2 milyonu aşkın sayıya ulaşırlar. Bu durum emperyalist devletleri çok kızdırır. Çünkü bu insanlar kıt akıllı insanlara eşitliği öğretip gözlerini açmaya çalışıyordu. Kısa bir süre içinde bu insanların zihinsel iletişim gerçekleştirdiği belirlenip iletişim kanallarını kesmek için katmanlardan birini vurmayı hedeflerler. Bu arada Ganjlıların düşmanı olan hayaletler Ganga’yı ellerine geçirir. Ona her şeyden haberleri olduklarını söyleyip Ganjlıların kötü olduklarını anlatırlar. Ondan Ganjlılar insana dönüşürse onlara savaş ilan edeceklerini Ganjlılara bildirmesini isterler. Ganga'yı Ganj nehrinin yakınlarına bırakırlar.

Ganja yaklaşamazlar çünkü Ganjlıların onlara karşı salgıladığı reaksiyonlar onları öldürebilecek güçtedir. Ganga turna balığını bulur ve turna balığına durumu anlatır. Eğer Ganga görevini bırakmazsa Ganga’yı öldüreceklerini söylemişlerdi hayaletler. Bunun için turna balığı Ganga’ya suda nefes alabilme özelliği verir ve diğer balıkların yanına giderler. Orada planı anlatırlar. Ganga planı duyunca içi rahatlar. İnsanların, diğer üstün zekalı insanların birbiriyle olan zihinsel iletişimini koparabilmek için katmana atacakları bombadan korkan hayaletler belirli bir mağaraya sığınacaktır. Ganjlılar bunu ve sığınacakları mağarayı bildiklerinden onların bulunduğu mağarayı reaksiyonlarıyla kuşatıp onları orda hapsedecekler. Ve hayaletler artık insanları etkileri altına alıp kendi aralarındaki çirkin rekabet yüzünden onlara zarar veremeyeceklerdi. Tüm bunlar olurken Ganga ise balığa dönüşmüş bir şekilde deniz yoluyla ailesine döner.

Hayaletler Ganga’yı kaçırdığından bu yana kimse Ganga’dan haber alamamıştı. Bu yüzden Ganga’nın dönüşü tüm dünyada coşku ile karşılanmıştı. Ancak Ganga başından geçenleri kimseye anlatmaz. Kesinlikle hatırlamadığını belirterek insanlardan özür dilemekle yetinir. Ganga dünyayı kurtarmış bir konumda ortaya çıkınca artık sadece bir Hindistan vatandaşı değil bir dünya vatandaşı olarak görülür. Ve her tarafa beyin kardeşleriyle işbirliği içinde iyiyi, doğruyu, güzeli, eşitliği, adaleti, barışı, kısaca güzel olan her şeyi dünyaya yayar.

About