Sözde Kızlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Ağustos 2019 Perşembe

thumbnail

Sözde Kızlar (Peyami Safa) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili ve Kişileri


Kitabın Adı : Sözde Kızlar

Kitabın Yazarı : Peyami Safa

Kitap Hakkında Bilgi :

Kitap, Milli Mücadele döneminde İstanbul’un seçkin muhitlerinde şahit olunan kültürel yozlaşmayı anlatmaktadır. Kitabın arka planında Yunan işgalini ele alınmaktadır.

İşgal yıllarında kaybolan babasını bulmak için İstanbul’a gelen Mebrure her türlü ahlaki çöküntünün yaşadığı bir akraba köşkünde kalmak zorundadır. Bu genç kızın babasını ararken dejenere olmuş İstanbul sosyetesini gözlemlemesi ve bu ortamda şahit olduğu yozlaşmış hayatın içinde sürüklenmesi romanın ana konusunu oluşturmaktadır.

Sözde Kızlar, ailk kez 1922 yılında Serâzad imzasıyla Sabah gazetesinde tefrika edilmeye başlanmıştır. Bu gazete kapanınca tefrika yarım kalmıştır. Bunun üzerine roman Cumhuriyetin ilanı edildiği 1923 yılında yayınlanmıştır.

Kitabın Özeti :

Yunanlılar batı Anadolu’yu işgal etmiştir. Mebrure de babasını bu işgalde kaybetmiştir. Babasını aramaya başlayan Mebrure, Bursa’dan ayrılıp İstanbul’daki uzaktan akrabaları olan Nafi Bey'in köşküne gelir.

İstanbul’a geliş sebebi işgalcilerden kaçmak ve ailenin, himayesi altına sığınmak değildir. Amacı kaybettiği babasının izini sürmek hatta mümkünse babasını bulmaktır. Fakat Mebrure geldiği İstanbul’da hiç de beklemediği bir ortamla karşılaşmıştır.

Nazmiye Hanım’ın yönettiği köşk, içindeki kızlara "sözde kızlar" dendiği kötü şöhretli bir köşktür. Bu evin oğlu züppe bir genç olan Behiç’tir. Nevin ise bu köşkün kızıdır. Geldiği günlerde Nevin için yapılacak yaş günü eğlencesine hazırlık yapılmaktadır. Mebrure ilk günden beri bir şaşkınlık içindedir. Nevin’in Siyret adlı bir genç ile Behiç’in de evin hizmetçisi Belma ile sevgili olduklarını belli eden şeyler görür.

Nevin yirmi beş yaşında olmasına rağmen beş çocuk doğurmuş bir kadın gibidir. Mebrure, sağdan soldan bu köşke gelen insanların hepsinin İstanbul’un iğrenç aileleri olduğunu duymaktadır. Köşkte yaşananlar da dedikodusu yapılan her şeye çok uygundur.

Nafi Bey ölmüş, köşkün idaresi sosyete meraklısı Nazmiye Hanım’a geçmiştir. Bu köşk sosyetenin zevk ve eğlence yeridir. Bu köşkte sık sık danslı, içkili eğlenceler düzenlenmektedir. Mebrure de bu ortamdan uzakta kalmaya çalışmaktadır.

Üstelik konağın züppe oğlu Behiç onu tuzağına düşürmek için hamleler yapmaktadır. Behiç’in tatlı vaatlerine kanmak üzere iken durumu fark eden evin hizmetçisi Belma, Mebrure’yi uyarmıştır. Belma, Behiç’in nasıl biri olduğunu ve Behiç yüzünden başına gelenleri de anlatmıştır.

Belma, Behiç’e inanmış, hatta ondan gayr-i meşru bir çocuğu da olmuş ve Behiç o çocuğu diri diri gömmüştür. Bu yüzden Belma büyük bir bunalım içindedir.

Mebrure sık sık Muharicin idaresine uğrayarak babasını aramakta izini sürmektedir. Muharicin idaresine gelip giderken Nadir’in annesi Hayriye Hanım ve Fahri ile de tanışır. Mebrure ve Fahri birbirinden hoşlanmıştır.

Yakışıklı, iyi giyimli ve fırsatçı bir genç adam olan Behiç, köşke gelen diğer kızları da kandırmaya çalışmaktadır. Mebrure’yi elde edemeyeceğini anlayan Behiç kendini değişmiş gibi gösterir. Bu plana Nevin ve annesi Nazmiye Hanım da yardımcı olur. Bu sıralarda Nevin’in aşığı Siyret’in, henüz on altı yaşında olan Güzide adındaki bir kızı kirlettiği öğrenilir. Güzide’nin annesi namuslarının temizlenmesi için Siyret'le Güzide’nin evlenmelerini istemektedir. Akis takdirde olayı herkese duyurup Siyret’i itibarını lekelemekle tehdit eder. Siyret bunu kabul etmek zorunda kalmış Güzide ve Annesi de zengin koca avlamak hedefine ulaşmıştır.

Siyret evlendikten sonra hemen boşanacağını söyleyerek Nevini de rahatlatmıştır. Böylece olay da örtbas olmuştur.

Mebrure’yi de namuslu, erdemli, dürüst bir insan rolü oynayarak ve birçok vaadetler söyleyerek kandırmaya çalışmaktadır. Mebrure’nin kafası karışmıştır. Bir ara Behiç’in evlenme teklifine bile inanacak olur. Fakat Belma’nın olanları anlatan bir mektup yazıp intihar etmesi üzerine Behiç’in yalanlarına artık hiç itibar etmez. Zaten Behiç tevkif edilecektir.

Böylece Behiç’ten kopan Mebrure babasının izine de ulaşmıştır. Bir arkadaşı olan Fahri ile birlikte haber Amasya’ya gitmiştir.

Kitabın Kahramanları, Kişileri :

MEBRURE : Yunan işgali sırasında kaybettiği babasını bulmak için İstanbul’a gelmiştir. Anadolu’daki kargaşa sebebiyle İstanbul’da bir köşkte yaşayan yakınlarının yanına yerleşir. İstanbul’daki ahlaki çöküntüden kendini kurtarmaya çalışan bir genç kızdır.

BEHİÇ : Yakışıklıdır. Mebrure’nin kaldığı konağın oğludur. Vaatlerle genç kızları kandıran ahlaki düşkünlüğü olan yozlaşmış bir gençtir. Hizmetçileri Belma’dan olan çocuğunu bile kendisi öldürmüştür.

BELMA : Köşkte çalışan ve Behiç’in tuzağına düşmüş hizmetçidir. Mebrure’ye Behiç karşısında yardım etmiş, ama Behiç’ten olan gayri meşru çocuğunu kaybedince bunalıma girmiştir.

NAZMİYE HANIM :
Nafi bey’in kızıdır. Köşkün sahibidir. Gününü gün etmek isteyen, yozlaşmaya meyilli, eğlenceye düşkün bir kadındır.

About