Öğretmen ve öğrencilere yönelik kitap özetleri, kitap sınavları, kitap soruları ve eğitici hikayeler
Jose Mauro De Vosconcelos etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Jose Mauro De Vosconcelos etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
16 Kasım 2019 Cumartesi
Delifişek (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili
Kitabın Adı : Delifişek
Kitabın Yazarı : Jose Mauro De Vosconcelos
Kitap Hakkında Bilgi :
Ünlü Brezilyalı yazar José Mauro de Vasconcelos'un, kendi yaşam kesitlerinden yola çıkarak yazdığı Şeker Portakalı'nı Türkiye'de yediden yetmişe herkes severek okumuştur. Romanın kahramanı Zezé, çocukların olduğu kadar büyüklerin de yüreklerinde taht kurmayı başarmış sevgi dolu bir çocuktur.
Şeker Portakalı'nın ikinci bölümü olan Güneşi Uyandıralım'da Zezé biraz daha büyümüştür. Çocukluğunun biricik dostu şeker portakalı fidanı yoktur artık. Onun yerini yeni bir dost almıştır: Yüreğinde yer eden sevgili bir Kurbağa'dır bu.
Dizinin üçüncü kitabı Delifişek'te ise Zezé'yi daha da büyümüş bulacaksınız. O artık yeniyetmelikten çıkmış, bir delikanlı olmuştur. Yaşamın katı gerçekleriyle yüz yüzedir; haklarını arayan, özgürlüğünü yaratmaya çalışan bir genç adamdır Zezé.
Kitap 88 sayfadan oluşmaktadır. Yazar hikayeyi çok uzatmadan üçüncü kitapta sona erdirmiştir.
Kitabın Özeti :
Zeze, artık büyümüş ve yetişkin sorunlarıyla başa çıkmaya çalışmaktadır. Artık küçükken sorunlarını çözmesine yardım eden şeker portakalı ağacı, kalbinde yaşayan kurbağası veya hayali film yıldızı arkadaşı yoktur. Bütün sorunlarıyla tek başına başa çıkması gerekmektedir. On sekiz yaşında olan Zeze'nin geleceğini düşünmesi gerekirken tek düşündüğü yüzmek ve kızlardır. Babası onu hala görmezden gelse de ona ne yapması gerektiğini söylemeye devam eder. Artık geleceği ile ilgili olarak plan yapması gerekmektedir. Fakat ne olması gerektiğini bilmeyen Zeze, okulu bırakarak bir gemide çalışmaya karar verir. Okulu bıraktığında her şey o kadar kötüdür ki, tek tutkusu olan yüzme ile kendini öldürmeye karar verir. Kıyıdan yüzmeye başlar ve gidebildiği kadar ileri yüzer. Bir balıkçı teknesi onu farkettiğinde ölmeyi bile beceremediğini düşünerek geldiği gibi kıyıya geri döner. Eve döndüğünde kimse bir problemi olduğunu anlamamış, nasıl olduğunu sormamıştır. Zaman böylece geçip gider ve Zeze tam yirmi yaşına girer. Artık koca bir delikanlı olsa da hala genç kızlara kur yapmaktan başka işi gücü yoktur.
Bir gün en yakın arkadaşı Tarcisio küçükken Zeze'ye sarkıntılık yapan ve o zamanlar hayli çirkinken, şimdilerde oldukça güzelleşmiş olan Sylvia'ın geri döndüğünü haber verir. Zeze hemen onu görmeye gitmeye karar verir. Eve gidip hazırlanmaya başlar. Tam çıkacağı sırada balkonda oturmuş sigara içen babası onu yanına çağırır ve bir şey söylemesi gerektiğini söyler. Sonra Zeze'ye bir kızla mı görüşeceğini sorar ve hemen gitmesini söyleyerek onu gönderir.
Zeze, Sylvia'yı görmeye gittiğinde başta pek hoş karşılanmasa da, zaman geçtikçe ikisi de birbirlerini çok sever. Artık sevgili olmuşlardır ve birlikte çok iyi vakit geçirirler. Her şey böylesine iyi giderken, işler Zeze'nin babasının hasta olduğunu öğrenmesiyle giderek kötüleşir. Babası üç ay içinde ameliyat olacaktır ve günden güne kötüye gitmektedir. Zeze buna çok üzülmektedir ama elinden bir şey gelmez. Aynı anda büyük yüzme yarışına hazırlanan Zeze, hiç yapmadığı bir şey yapar ve tanrıya eğer babasını iyileştirirse bir daha yüzmeyeceğine dair söz verir.
Zamanla babası gerçekten çok kötüye gider. Ameliyat zamanı gelip çatmıştır. Ameliyat gayet başarılı geçer, herkes çok mutludur. Zeze de mutludur, fakat verdiği sözü tutmak zorundadır. En sevdiği yüzücü mayosunu bir pakete koyar ve kiliseye gider. Mayoyu oraya bırakır ve bir daha yüzmemeye karar verir. Büyük yarışa da katılamayacaktır. Herkes onun korktuğu için katılmadığını düşünür.
Babası hastalığı nedeniyle midir bilinmez, Zeze'ye karşı hiç olmadığı kadar kibar, duyarlı ve ilgili davranmaktadır. Bu da Zeze'nin çok hoşuna gitmektedir. Bu nedenle o da babasına karşı ilgili davranır, bir dediğini iki etmez. Bir gün babası, Zeze'den Sylvia ile ayrılmasını ister. Zeze hiç sesini çıkarmadan bu isteğini kabul eder, fakat içi kan ağlayarak bu isteği yerine getirir. Sylvia da anlayışlı davranmıştır. Fakat bir süre sonra buna dayanamaz ve yeniden bir araya gelirler. Zeze bu süreçte gerçekten çok üzülmüştür. Bu kez de yaşadıkları yerde onlarla ilgili büyük dedikodular çıkar. Zeze bir gemide iş bulup, uzun süre çalışıp para biriktirdikten sonra geri dönüp Sylvia'yı da alarak uzak yerlere kaçmaya karar verir. Kaderi, Zeze'yi uzak yerlere fırlatmıştır.
18 Eylül 2019 Çarşamba
Hayatın O Güzel Şarkısı (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili
Kitabın Adı : Hayatın O Güzel Şarkısı
Kitabın Yazarı : Jose Mauro De Vosconcelos
Kitap Hakkında Bilgi :
'Bir zamanlar, ülkenin birinde kocaman bir çiftlik varmış. Güneşin parladığı yemyeşil kırlarda yarış atları yetiştirilirmiş. Ormanda minik kuşlar özgürce şakımayı öğrenmeye çalışırmış. Gölün sularında süs balıkları üretilirmiş. Çiftlikte her şey çok güzelmiş. Ama insanlar?..'
Şeker Portakalı'nı, Güneşi Uyandıralım'ı, birbirinin devamı olan bu iki güzel kitap o kadar çok sevildi, o kadar çok okundu ki. Hala da okunmakta. Brezilyalı yazar Jose Mauro de Vasconcelos'un bir başka kitabını sunuyoruz şimdi sizlere. Hayatın O Güzel Şarkısı, doğanın vazgeçilmez parçası olan, doğanın süsü olan hayvanların gözüyle anlatılan bir öykü bu. İnsanların onlara karşı ne kadar acımasız olduğunu anlatan bir öykü.
Yazar, yaşamın kıymetini ve o yaşanmış anın değerini bilmek gerektiğini anlatırken, çevremizin, arkadaşlarımızın ve ailemizin değerini bilmemizi sağlıyor. Yazar, anlatmak istediklerini hayvan ve bitkiler ile anlatmaktadır.
Kitabın Özeti :
Güneşe Övgü;
Kahramanımız küçük mavi renkli bir, çok güzel bir muhabbet kuşudur. Annesi ile birlikte güzel bir hayat sürmektedir. Annesi ona uçmayı şakımayı ve ormanlar da özgür bir şekilde uçmayı öğretmektedir. Ancak güzel muhabbet kuşumuz arkadaşları ile mutlu bir gün geçirken insanlar tarafından yakalanıverir. Gözünü kafeste açan muhabbet kuşumuz, özgürlüğünü kaybettiğini önceden anlayamaz. Sonra kafesin içerisinde uçamayınca ve bu kafesten kurtulamayacağını anlayınca yemekten ve içmekten kesilir.
Umutsuz düşüncelerle dolu muhabbet kuşumuz, Pedro isimli papağan ile tanışır. Bay Pedro Muhabbet kuşumuza hayatın güzelliklerini kafes içerisinde bile yaşabileceğini anlatmaya çalışır. Ama annesinden uzak ve özgürlüğüne alışmış muhabbet kuşumuz bulunduğu ortama dayanamaz ve hiç bir şey yemek ve içmek istemez. Pedro'nun bütün ısrarlarına rağmen bu duruma devam eder ve güçsüz duruma düşer. Sahibi muhabbet kuşunun durumuna üzülür ve kafesin kapısını açar. Muhabbet kuşu öyle güçsüzdür ki uçaçak gücü yoktur. Sonunda gözlerini kapar ve bir daha açmaz.
Akvaryum:
Çok genç bir balık olan kahramanımız akvaryumunun en güzel balığıdır. Ancak bu balık akvaryumdaki diğer balıkları beğenmemektedir. Güzel görünümünün farkında olan küçük, süslü, alımlı ve kırmızı renkte olan balığımız bir gün bulunduğu akvaryumdan satılır. Satınalan hanımefendi onu büyük bir küre akvaryumun içine koyar ve hizmetçisine teslim eder. Akvaryumun içinde yalnız yaşamaya başlayan küçük kırmızı balığımızın canı çok sıkılmaktadır. Günler günleri kovalar ve yalnızlıktan çok sıkılmaktadır.
Bir gece bir ateşböceği ve örümcek ile tanışır. Onlarla sohbet eder ve çok mutlu olur. Ama beğenmediği balıklarla dolu, doğduğu akvaryumu çok özlemektedir. Zaman zaman örümcek ile sohbet edebilmektedir. Ancak evin hizmetçisi düzenli suyunu temizlememektedir. Bir gün evin hanımı seyahate çıkar ve dönüşte hizmetçisine akvaryumun suyunu değiştirip değiştirmediğini sorar. Hizmetçi her gün akvaryumun suyunu değiştirdiğini söyler ama değiştirmemiştir. Küçük kırmızı balığımız suyun pisliğinden ve moralsizlikten hayatını kaybeder. Evin hanımı balığı aldığı dükkana iade eder.
Altın Tay:
Küçük bir tay dünyaya gelmiş. Annesi onu ayağa kaldırmak için biraz uğraşmış. İnce çırpı bacaklarıyla ayağa kalkabilmiş tayımız. Güzel küçük tayımızın sarı renkli teni ve altın sarısı da saçları varmış. Çok güzel bir duruşu ve günden güne güçlenen bacakları varmış. Annesi ona uçsuz bucaksız çayırlarda koşmayı ve oynamayı öğretirmiş. Dere kenarında su içmeyi terini soğutmayı, hatta diğer atlarla yarışmayı da öğretirmiş. Annesi hep bir gün onun müthiş bir yarış atı olacağını söyler. Bir çok yarışmalara katılıp birincilikler alacağını söylermiş.
Küçük tay annesiyle mutlu bir hayat sürerken aralarındaki yarışlarda onu geçmeye de başlar. Küçük tay iyice büyümüş ve güzel bir at olmuştur. Bir gün annesi ona artık kendisinden ayrılması gerektiğini söylemiş ve küçük tayımız çok ağlamış. Altın saçlı tayımız buna anlam verememiş. Çok üzülmüş. Onu annesinden ayırmışlar ve yarışmalara sokmuşlar. Katıldığı yarışmaların hepsini kazanmış atımız ama hep annesini hatırlamış. Sahibi küçük Celia ona çok iyi bakmış, onun binmesine hep müsade etmiş. Ancak Celia büyümüş ve evden ayrılmış.
Yıllar geçmiş ve Altın atın dişleri dökülmeye ve bacaklarında romatizma ağrıları başlamış. Kaldığı evde bir kenara atılmış çok pis bir ortamda yaşamaya başlamış. Artık hiç bir işe yaramıyormuş. Kırlarda koşmak ve annesine kavuşmak istiyormuş ancak bunu yapacak gücü kalmamış. Eskiden sırtını ve vücudunu kaşağı ile temizlerlermiş. Bunu artık kimse yapmıyormuş. Gözleri de görmemeye başlamış ve artık onu ahır da değil bir dere kenarına yaşamaya bırakmışlar. Uçsuz bucaksız çayırlarda annesi ile koştuğu günleri, kazandığı bir çok yarışmaları hatırlayıp gözlerini kapatmış. Bir daha uyanmamış...
Ağaç:
Çok büyük bir çiftliğin bahçesinde Candoca isimli bir mango ağacı yaşarmış. Güzel bahçesinin doğasında mutlu günler yaşarken meyvelerini de evin genç prensine saklardı. Evin dadısı Laocadia'nın evin prensi ile ilgilenmesi onu mutlu ediyormuş. Kuşlar Cadoca'nın özgürce kollarına konar ve arkadaşlık yaparmış. Condaco ile evin prensi çok iyi arkadaş olmuşlar. Evin küçük prensi Condaco'nun dallarına tırmanır ve onunla sürekli sohbet edermiş. Condaco ona hep çok güzel sözler söylermiş ve aralarında müthiş bir sevgi varmış. Küçük Prens zaman geçmiş ve büyümüş. Delikanlı olmuş ve çok uzaklarda bir okula gitmek zorunda kalmış. Prens gittikten sonra evde zor günler başlamış. Bahçe bakımsız hale gelmeye başlamış evde fareler dolaşmaya başlamış. Candoca ya artık kuşlar da ziyaret etmemeye başlamış. Candoca'nın dalları kurumuş, yaprak açmamaya başlamış.
Evin kahyası kurumuş ağaçları bir bir kesiyormuş. Sıra Candoca ya gelmiş. Candoca kesildiği halde bile köklerinde bir çok şeyi hissesiyormuş. Son bir kez de olsa sevgili küçük prensini görmek istemiş. Küçük prens bir gün çiftliği ziyaret etmiş. Hüzünle bahçeleri ve evi dolaşmış. Candoca'nın kökünün bulunduğu yere gelmiş. "Burada bir ağaç vardı? demiş" kahyaya. Kahya, "evet kuruyunca kestik demiş". Prens kocaman bir adam olmuş, ama çocukluğunda geçirdiği o güzel günleri unutamamış. Hüzünle arabasına binmiş ve bir daha dönmemek üzere ayrılmış. Candoca onu görünce çok sevinmiş. En büyük dileği buymuş zaten. Prensi ayrıldıktan sonra artık gözlerini bir daha açmamak üzere kapamış.
Kitabın Yazarı : Jose Mauro De Vosconcelos
Kitap Hakkında Bilgi :
'Bir zamanlar, ülkenin birinde kocaman bir çiftlik varmış. Güneşin parladığı yemyeşil kırlarda yarış atları yetiştirilirmiş. Ormanda minik kuşlar özgürce şakımayı öğrenmeye çalışırmış. Gölün sularında süs balıkları üretilirmiş. Çiftlikte her şey çok güzelmiş. Ama insanlar?..'
Şeker Portakalı'nı, Güneşi Uyandıralım'ı, birbirinin devamı olan bu iki güzel kitap o kadar çok sevildi, o kadar çok okundu ki. Hala da okunmakta. Brezilyalı yazar Jose Mauro de Vasconcelos'un bir başka kitabını sunuyoruz şimdi sizlere. Hayatın O Güzel Şarkısı, doğanın vazgeçilmez parçası olan, doğanın süsü olan hayvanların gözüyle anlatılan bir öykü bu. İnsanların onlara karşı ne kadar acımasız olduğunu anlatan bir öykü.
Yazar, yaşamın kıymetini ve o yaşanmış anın değerini bilmek gerektiğini anlatırken, çevremizin, arkadaşlarımızın ve ailemizin değerini bilmemizi sağlıyor. Yazar, anlatmak istediklerini hayvan ve bitkiler ile anlatmaktadır.
Kitabın Özeti :
Güneşe Övgü;
Kahramanımız küçük mavi renkli bir, çok güzel bir muhabbet kuşudur. Annesi ile birlikte güzel bir hayat sürmektedir. Annesi ona uçmayı şakımayı ve ormanlar da özgür bir şekilde uçmayı öğretmektedir. Ancak güzel muhabbet kuşumuz arkadaşları ile mutlu bir gün geçirken insanlar tarafından yakalanıverir. Gözünü kafeste açan muhabbet kuşumuz, özgürlüğünü kaybettiğini önceden anlayamaz. Sonra kafesin içerisinde uçamayınca ve bu kafesten kurtulamayacağını anlayınca yemekten ve içmekten kesilir.
Umutsuz düşüncelerle dolu muhabbet kuşumuz, Pedro isimli papağan ile tanışır. Bay Pedro Muhabbet kuşumuza hayatın güzelliklerini kafes içerisinde bile yaşabileceğini anlatmaya çalışır. Ama annesinden uzak ve özgürlüğüne alışmış muhabbet kuşumuz bulunduğu ortama dayanamaz ve hiç bir şey yemek ve içmek istemez. Pedro'nun bütün ısrarlarına rağmen bu duruma devam eder ve güçsüz duruma düşer. Sahibi muhabbet kuşunun durumuna üzülür ve kafesin kapısını açar. Muhabbet kuşu öyle güçsüzdür ki uçaçak gücü yoktur. Sonunda gözlerini kapar ve bir daha açmaz.
Akvaryum:
Çok genç bir balık olan kahramanımız akvaryumunun en güzel balığıdır. Ancak bu balık akvaryumdaki diğer balıkları beğenmemektedir. Güzel görünümünün farkında olan küçük, süslü, alımlı ve kırmızı renkte olan balığımız bir gün bulunduğu akvaryumdan satılır. Satınalan hanımefendi onu büyük bir küre akvaryumun içine koyar ve hizmetçisine teslim eder. Akvaryumun içinde yalnız yaşamaya başlayan küçük kırmızı balığımızın canı çok sıkılmaktadır. Günler günleri kovalar ve yalnızlıktan çok sıkılmaktadır.
Bir gece bir ateşböceği ve örümcek ile tanışır. Onlarla sohbet eder ve çok mutlu olur. Ama beğenmediği balıklarla dolu, doğduğu akvaryumu çok özlemektedir. Zaman zaman örümcek ile sohbet edebilmektedir. Ancak evin hizmetçisi düzenli suyunu temizlememektedir. Bir gün evin hanımı seyahate çıkar ve dönüşte hizmetçisine akvaryumun suyunu değiştirip değiştirmediğini sorar. Hizmetçi her gün akvaryumun suyunu değiştirdiğini söyler ama değiştirmemiştir. Küçük kırmızı balığımız suyun pisliğinden ve moralsizlikten hayatını kaybeder. Evin hanımı balığı aldığı dükkana iade eder.
Altın Tay:
Küçük bir tay dünyaya gelmiş. Annesi onu ayağa kaldırmak için biraz uğraşmış. İnce çırpı bacaklarıyla ayağa kalkabilmiş tayımız. Güzel küçük tayımızın sarı renkli teni ve altın sarısı da saçları varmış. Çok güzel bir duruşu ve günden güne güçlenen bacakları varmış. Annesi ona uçsuz bucaksız çayırlarda koşmayı ve oynamayı öğretirmiş. Dere kenarında su içmeyi terini soğutmayı, hatta diğer atlarla yarışmayı da öğretirmiş. Annesi hep bir gün onun müthiş bir yarış atı olacağını söyler. Bir çok yarışmalara katılıp birincilikler alacağını söylermiş.
Küçük tay annesiyle mutlu bir hayat sürerken aralarındaki yarışlarda onu geçmeye de başlar. Küçük tay iyice büyümüş ve güzel bir at olmuştur. Bir gün annesi ona artık kendisinden ayrılması gerektiğini söylemiş ve küçük tayımız çok ağlamış. Altın saçlı tayımız buna anlam verememiş. Çok üzülmüş. Onu annesinden ayırmışlar ve yarışmalara sokmuşlar. Katıldığı yarışmaların hepsini kazanmış atımız ama hep annesini hatırlamış. Sahibi küçük Celia ona çok iyi bakmış, onun binmesine hep müsade etmiş. Ancak Celia büyümüş ve evden ayrılmış.
Yıllar geçmiş ve Altın atın dişleri dökülmeye ve bacaklarında romatizma ağrıları başlamış. Kaldığı evde bir kenara atılmış çok pis bir ortamda yaşamaya başlamış. Artık hiç bir işe yaramıyormuş. Kırlarda koşmak ve annesine kavuşmak istiyormuş ancak bunu yapacak gücü kalmamış. Eskiden sırtını ve vücudunu kaşağı ile temizlerlermiş. Bunu artık kimse yapmıyormuş. Gözleri de görmemeye başlamış ve artık onu ahır da değil bir dere kenarına yaşamaya bırakmışlar. Uçsuz bucaksız çayırlarda annesi ile koştuğu günleri, kazandığı bir çok yarışmaları hatırlayıp gözlerini kapatmış. Bir daha uyanmamış...
Ağaç:
Çok büyük bir çiftliğin bahçesinde Candoca isimli bir mango ağacı yaşarmış. Güzel bahçesinin doğasında mutlu günler yaşarken meyvelerini de evin genç prensine saklardı. Evin dadısı Laocadia'nın evin prensi ile ilgilenmesi onu mutlu ediyormuş. Kuşlar Cadoca'nın özgürce kollarına konar ve arkadaşlık yaparmış. Condaco ile evin prensi çok iyi arkadaş olmuşlar. Evin küçük prensi Condaco'nun dallarına tırmanır ve onunla sürekli sohbet edermiş. Condaco ona hep çok güzel sözler söylermiş ve aralarında müthiş bir sevgi varmış. Küçük Prens zaman geçmiş ve büyümüş. Delikanlı olmuş ve çok uzaklarda bir okula gitmek zorunda kalmış. Prens gittikten sonra evde zor günler başlamış. Bahçe bakımsız hale gelmeye başlamış evde fareler dolaşmaya başlamış. Candoca ya artık kuşlar da ziyaret etmemeye başlamış. Candoca'nın dalları kurumuş, yaprak açmamaya başlamış.
Evin kahyası kurumuş ağaçları bir bir kesiyormuş. Sıra Candoca ya gelmiş. Candoca kesildiği halde bile köklerinde bir çok şeyi hissesiyormuş. Son bir kez de olsa sevgili küçük prensini görmek istemiş. Küçük prens bir gün çiftliği ziyaret etmiş. Hüzünle bahçeleri ve evi dolaşmış. Candoca'nın kökünün bulunduğu yere gelmiş. "Burada bir ağaç vardı? demiş" kahyaya. Kahya, "evet kuruyunca kestik demiş". Prens kocaman bir adam olmuş, ama çocukluğunda geçirdiği o güzel günleri unutamamış. Hüzünle arabasına binmiş ve bir daha dönmemek üzere ayrılmış. Candoca onu görünce çok sevinmiş. En büyük dileği buymuş zaten. Prensi ayrıldıktan sonra artık gözlerini bir daha açmamak üzere kapamış.
29 Nisan 2019 Pazartesi
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili
Kitabın Yazarı : Jose Mauro De Vosconcelos
Kitap Hakkında Bilgi :
Güneşi Uyandıralım kitabında Zeze biraz daha büyümüş ve romanda artık 11 yaşındadır. Ailesi, onun daha iyi bir yaşam sürmesi ve eğitim görmesi için zengin bir aileye evlatlık olarak verir. Tek dostu ve sırdaşı şeker portakalını kaybetmesinin acısı üzerine bir de ailesinden kopması eklenir.
Zeze yeni ailesinde de umduğu aile sıcaklığını bulamaz. Bunun üzerine kendisine dost olarak evin aşçısını seçer. Zamanının büyük bir kısmını Dadada ile geçirir. Şeker portakalı ağacının yerini ise Adam adını verdiği kurbağa alır. Zeze tüm dertlerini ve sırlarını artık kurbağası ile paylaşır.
Güneşi Uyandıralım romanı ile bu kez çocukluk sorunlarının yerine ergenlik sorunları alıyor ve Jose Mauro De Vasconcelos yine kendine has üslubu ile okurlara ergenliğin acı hikayelerini sunuyor. Zeze yeni kitapta aşkı ve aşık acısını da tadıyor. Tabi ki yine en zor yoldan bunu yapıyor.
Kitabın Özeti :
Şeker Portakalı ile aklımıza kazınan Zezé Güneşi Uyandıralım ile tekrar karşımıza çıkıyor. Zezé artık 11 yaşındadır ve zengin bir aileye evlatlık verilmiştir. Bir gün yatarken bir ses duyar. Bu bir cururu kurbağasıdır. Ona yardım edeceğini söyler ve Zezé'nin kalbinin olduğu yere yerleşir.
Zezé okula gidemeyecek kadar hastadır. Zatüre olmuştur. Bir hafta sonra iyileşir ve okula geri döner. Artık kalbinin yerini dolduran kurbağası Adam'a her yeri gösterebilecektir. Okula dönüşünü Peder Fayolle büyük bir sevinçle karşılamıştır. Zezé Peder fayolle'ye kalbindeki kurbağası hakkındakileri anlatır. Eve geldiğinde piyona çalması gerekmektedir. Piyanosunun ismi Joãnzinho'dur.
Hafta sonu geldiğinde Zezé sinemaya gitmek için evden ayrılır. Gitmesi gereken film yerine A Bedtime Story adlı diğer filme girer. Bu filmdeki başrol Maurice Chevalier'in babası olmasına karar verir. Artık Zezé'nin düşsel bir babası olmuştur. Maurice film çalışmalarından dolayı onu sık sık ziyaret edememektedir. Zezé onun da Portekizli Manuek Valadares gibi ölmesinden korkmaktadır. Ama Maurice artık Zezé'nin ona ihtiyacı olmayacağı güne kadar onunla kalacaktır.
Zezé'nin okulunda öğrenciler sıcak günlerde bile üniformayı çenelerine kadar iliklenmiş olarak giymek zorundadırlar. Ama Zezé bu şekilde giymek istememektedir. Artık gömleğinin yakasını açarak giymektedir ki okul müdürü onu yakalar. Zezé yine de fırsat buldukça o şekilde giymektedir. Bu yüzden başı belaya girer. Ama öğretmenler yaptıkları toplantıda Zezé'yi haklı bulurlar. Üniformaların da değiştirilmesine karar verilir.
Zezé'nin babası ameliyat olmak zorundadır. Bu sırada Zezé okul yurdunda kalmak zorundadır. Ama bu onun için bir tatil gibi olmuştur çünkü bu sürede istediğini yapabilmiştir.
Zezé babasının söylediği bir laftan dolayı alınmıştır. Ağlama krizlerine girmektedir. Onun yaşındaki bir çocuk için bu çok büyük bir acıdır. Eve gitmek istememektedir. Ama okuldaki bir Peder'in ona kızmasıyla eve dönmüştür. Ama babasıyla arasına bir soğukluk girmiştir.
Zezé ve ailesi yeni bir eve taşınır. Şeytan yine Zezé'nin kulağına fısıldamaktadır. Zezé komşularının bahçesinden gizlice meyve toplamaktadır ve gözünü yeni yetişmekte olan bir papayaya dikmiştir. Komşu kadın her gün papayayı kontrol etmektedir. Ama Zezé onu gizlice koparmayı başarır ve yer.
Eski Zezé geri dönmüştür. Sürekli yeni bir yaramazlık peşindedir. Yeni merakı akşamları Manuel Machado'nın ormanlarına girmektir. Eğlence için acılı bir ruh gibi davranmaya karar verir. Ormanda çıkardığı sesler büyük yankı toplar. Herkes bu olayı konuşuyordur. Bir gün aşçıları Dadada onu yakalar bu oyuna son vermek zorunda kalır.
Zezé eskisi gibi değildir. Artık Maurice de onun ziyaretine pek gelmemektedir. Ve kurbağası Adam da gitme çalışmaları yapmaktadır. Çünkü Zezé'nin artık onsuz yapabileceğini ve yüreğindeki umut güneşini tek başına uyandırabileceğini anlamıştır. Sonuçta Zezé büyümüştür. Ve aşk gibi yeni duygular da keşfetmişti.
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı 3
S.41) Zeze’nin, ailesinin yasaklamasına rağmen (bir ay sinemadan uzak kalmayı göze alarak) gittiği film aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bir Aşk Dersi
B) Aşk Mevsimi
C) Aşka Dair
D) Aşk-ı Memnu
S.42) Adam:’’ Çocukların beni görmelerinden ve kötülük etmelerinden korkuyorum. Bana taş atmalarından ya da sopalarla dövmelerinden korkuyorum.’’
Zeze: ‘’ Neden bunu yapsınlar? Ben seni hiç hırpalamadım ki .
Adam:’’ Sen , sensin.Yüreğin iyi olmasaydı beni sana yollamazlardı.’’
Bu konuşmalardan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Yüreği iyi olan çocukların konuşan bir kurbağası olur.
B) İyi yürekli insanlar hiçbir hayvana zarar vermez.
C) Zeze, kurbağalara taş atmayıp, sopayla da dövmemiştir.
D) Çocuklar kurbağalara taş atmaktan hoşlanırlar.
S.43) Okul üniformasını istenilen biçimde giymeyişinin sebepleri arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Bu çok çirkin bir üniforma,böyle güzel oluyor.
B) Dikkatleri üzerime çekmek hoşuma gidiyor.
C) Böylece sıcaklık o kadar duyulmuyor.
D) Önü açık üniformayla başım pek ağrımıyor.
S.44) Okuldaki yaramazlıklarının evde duyulması durumunda Zeze , en çok aşağıdakilerin hangisinden kaygı duyulmaktadır?
A) Babasının onu azarlayıp , gururunu incitmesinden
B) Denizden ve sinemadan yoksun bırakılmaktan
C) Ailesinin sevgisinden yoksun kalmaktan
D) Piyano çalmasının yasaklanmasından
S.45) 1.iki yüzlü
2.dürüst
3.çıkarcı
4.iyiliksever
‘’…Plaja ve sinemaya gidebilmek için ertesi gün kiliseye uğrayıp kutsal yemekten yemem gerekiyordu.’’ diyen Zeze için yukarıdakilerden hangileri söylenebilir?
A)1-4 B)2-4 C)1-3 D)2-3
S.46) 6.sınıfa başlamanın coşkusuyla defter-kitap listesini göstermek ve para istemek için babasının yanına giden Zeze’ye , babası ne söylemiştir?
A) Bu sene çok başarılı olmalısın.
B) Senin sınıf birincisi olman gerekir.
C) Al bu parayı!Hemen git al defter- kitaplarını…
D) Bu kitaplar kadar etmezsin.Evde sana para veririm.
S.47) Zeze’nin Fayolle diye hitap ettiği peder Feliciano , Zeze’ye nasıl seslenmektedir?
A)Şüş B)Zeca C)Ze D)Küçüğüm
S.48) Zeze’nin hayat boyu unutamayacağım dediği ve çok sevdiği piyanosunun özelliği nedir?
A)Rengi B)Kokusu C)Örtüsü D)Markası
S.49) Zeze’nin oyun vakitlerini evin ardında küçük köpek Tulu ile oynayarak geçirmesinin sebebi nedir?
A) Köpekleri çok sevmesi.
B) Oyun oynayacak bir arkadaşının olmaması.
C) Ailesinin böyle istemesi.
D) Zeze’nin arkadaşlarına küsmüş olması.
S.50) Ailesinin Zeze’ye oyun oynaması için verdiği süre kaç dakikadır?
A)10 dakika B)20 dakika C)30 dakika D)40 dakika
S.51) 1.Kardeşi Totoca
2.Babası
3.Ablası Godoya
4.Annesi
Adam’ın acı çekmemek için yavaş yavaş unutmalısın dediği Zeze ailesinden kimleri hatırlayınca gözleri yaşlarla dolmuştur?
A)1-2 B)1-3 C)2-4 D)1-4
S.52) Manuel Machado ormanına giderken yolda çamaşırcı kadınların çamaşır astıkları ipleri kesme isteği duyan Zeze niçin bunu yapmaktan vazgeçmiştir?
A) Bu insanların ekmek paralarının çamaşırcılıktan geldiğini bildiği için
B) Küçükken çamaşır ipini kestiğinde ablalarından yediği dayağı hatırladığı için
C) Adam , ondan bunu yapmamasını istediği için
D) Yakalanmaktan çekindiği için
S.53)Aşağıda Zeze ile ilgili verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
A) Okulu on beş yaşında bitirecek tek öğrencidir.
B) Matematik dışındaki derslerde çok başarılıdır.
C) Okulda en yakın arkadaşı Tarcisio’dur.
D) Öğretmen papazlardan sonra okulda otorite sayılan bir öğrencidir.
S.54) Muarice’nin ‘’Önce boyun uzayacak , büyüyeceksin.Sonra güçlü ve adaleli olacaksın.Yüze yüze geniş bir göğüs kafesi edineceksin.Bütün gün bir yığın dondurma yiyebilirsin.Nezle olmadan denizde daha uzun kalabilrsin.’’ diyerek bunların olabilmesi için Zeze’nin ne yapması gerektiğini söylemiştir?
A) Dengeli beslenme
B) Süt içme
C) Bademcik ameliyatı
D) Düzenli spor yapma
S.55) 1.Yediği ekmeği hak etmediği
2.Bir kızıl derili , yabanıl bir pigane olduğu
3.Bir işe yaramadığı
Yukarıdaki sözleri sık sık işiten Zeze’de aşağıdaki duyguların hangisi belirgin bir şekilde ortaya çıkmıştır?
A) Nefret
B) Hayattan soğuma(ölüm isteği)
C)) İntikam duygusu
D) Bir an önce büyüme isteği
S.56) Zeze’nin gittiği okuldaki öğretmenlere ‘’ peder ‘’ diye hitap edilmesi aşağıdakilerin hangisiyle açıklanabilir?
A) Zeze Fransızca eğitim de verilen dini bir okula gitmektedir.
B) Brezilyada öğretmenlere bu şekilde seslenilmektedir.
C) Zeze okuldan kaçıp, kiliseye gitmektedir.
D) Zeze hayallerinde öğretmenlere peder olarak seslenmektedir.
S.57) Küçük bir kedi yavrusunu saklamak için Dadada’nın odasındayken, babasının onu görüp yanlış anlaması üzerine kendisine karşı geliştirilen tutum ve davranışlar içerisinde Zeze’yi en çok üzen ne olmuştur?
A) Hak etmediği bir suçlamayla karşı karşıya kalması
B) Uzun zamandır hayal ettiği cankurtarana bindirilmemesi
C) Bir daha Dadada’yla konuşmayacağının söylenmesi
D) Sinema ve yüzmenin bir ay yasaklanması
S.58) Aşağıdakilerin hangisi Zeze’nin sınıf birinciliğini elden kaçırmasının, ikinciliği de güçlükle korumasının asıl sebebidir?
A) Yüzmeye çok vakit ayırması.
B) Sinemaların gençlik matinelerine katılıp , romantik duygular yaşama arayışı içinde olması.
C) Zamanının çoğunu Tarzanlık yaparak (daldan dala zıplayarak) geçirmesi.
D) Piyano çalma süresini arttırmış olması.
S.59) Zeze’nin öğretmenlerinin yaz tatillerini Recife’de geçirmelerinin sebebi nedir?
A) Dinlenmek
B) Ailelerini görmek
C) Eğlenmek
D) İnzivaya çekilmek
S.60) ‘’Yüreğim öylesine ufalmıştı ki küçük bir kurbağayı bile barındıramazdı.’’ diyen Zeze’de çok sevdiği, özendiği Tarzan olma isteği de bırakmayan ve ‘’ Varsın Tarzan, pire dolu maymunlarla ormanda kaslındı.’’ demesine sebep olan şey nedir?
A) Öğretmenlerinin maymunlarla ilgili onu bilgilendirmesi.
B) Babasının öğüt ve cezalarının etkisi.
C) Dolares’ten ayrılışı ve ona verilen cezalar karşısında elinden bir şey gelmeyişinin üzüntüsü.
D) İçinde akrobat olma arzusunun ortaya çıkışının sonucu.
CEVAP ANAHTARI :
1.C 2.D 3.C 4.B 5.A 6.D 7.B 8.A 9.A 10.C
11.C 12.A 13.B 14.D 15.C 16.C 17.A 18.B 19.B 20.D
21.A 22.A 23.D 24.B 25.D 26.D 27.C 28.B 29.A 30.D
31.B 32.D 33.D 34.C 35.A 36.A 37.D 38.C 39.C 40.C
41.A 42.B 43.B 44.B 45.C 46.D 47.A 48.B 49.B 50.C
51.B 52.A 53.D 54.C 55.B 56.A 57.A 58.B 59.D 60.C
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları 1 için tıklayınız..
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı 2
S.21) Zeze’nin benim olsa adını rin-tin-tin koyardım dediği, bayan Severuba’nın köpeğinin adı nedir?
A) Arslan
B) Tulu
C) Lassy
D) Credo
S.22) Tarzan’a özenen Zeze ‘’ Tarzan gorillerle ve timsahlarla boğuşuyor. Bense parslar ve timsahlarla boğuşacağım; çünkü…………………………… ‘’ Romanda boş bırakılan yerlere hangisi gelmektedir?
A) Brezilya’da goril yoktur.
B) Ben gorilleri seviyorum.
C) Henüz yeterince güçlü değilim.
D) Goriller çok güçlü varlıklardır.
S.23) Arkadaşı Tarcisio’nun çok başarılı olduğu; fakat Zeze’nin pek ilgi duymadığı spor dalı hangisidir?
A) Basketbol
B) Voleybol
C) Yüzme
D) Futbol
S.24 1. Şüş
2. Ufaklık
3. Küçüğüm
4. Minik kuşum
5. Ze
6. Vasconcelos
7. Ze’ca
8. Yumurcak
Romanda Zeze için yukarıdaki hitaplardan ( seslenme şekli ) kaç tanesi kullanılmıştır?
A) 3
B) 5
C) 6
D) 8
S.25) Her türlü yaramazlığına rağmen Zeze’nin aslında iyi bir insan olduğunu düşünen ve onun için ‘’Altın yürekli çocuk’’ ifadesini kullanan kimdir?
A) Muarice
B) Adam
C) Manuel Valadores
D) Peder Fayolle
S.26) Üniforma olayında ceza alacağını düşünen Zeze, cezaların en kötüsü olarak aşağıdakilerden hangisini görüyor?
A) Bin satır yazı yazma
B) Karnede hal ve gidiş notunun kötü olması
C) Bir ay okuldan uzaklaştırma
D) Evine telefon edilmesi.
S.27) Muarice’nin Zeze’yle konuşurken ‘’Burada, insanlar çok eski kafalıdır. Böyle şey yapılmaz.’’ dediği şey nedir?
A) Doğum günü kutlaması
B) Eğlenceler, balolar tertipleme
C) Yatakta kahvaltı yapma
D) Hafta sonları pikniğe gitme
S.28) 1. Adam
2. Peder Fayolle
3.Muarice
4. Manuel Valadores
Zeze önce babasından daha sonra da üvey babasından ilgi ve şefkat görememesi sebebiyle yukarıdaki kişilerden hangilerini babası yerine koymuştur?
A) 1-2
B) 3-4
C) 1-3
D) 2-4
S.29) ‘’… Bir konuğun geldiğini bilmek ortadan kaybolmama yetiyordu. Dışarıdaysam, fark edilmeden odamın penceresinden içeri girmenin yolunu buluyordum. Sevimli bulmadığım herhangi birine el uzatmaktan, gülücük atmaktan ya da tatlı bir söz söylemekten nefret ediyordum…’’ diyen Zeze için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) İki yüzlü
B) Çekingen
C) Sıkılgan
D) Dürüst
S.30) Öğretmen papazlardan sonra okulda otorite sayılan öğrenci kimdir?
A) Zeze
B) Tarcisio
C) Arnobio
D) Archimedes
A) Şarkıcıdır.
B) Portekizlidir.
C) Vodvil oyuncusudur.
D) ‘’Bir Aşk Dersi ‘’ filminin başrol oyuncusudur.
S.32) Gitmek istemediği ve içinden gelmediği halde Zeze’nin kiliseye gitmekteki asıl sebebi nedir?
A) Ailesini mutlu etmek
B) Babasından harçlık alabilmek
C) Annesinin gözüne girme
D) Plaja ve sinemaya gidebilme
S.33) Zeze’nin babasının yerine koyduğu Portekizlinin ölümüne sebep olan araç hangisidir?
A) Tramvay
B) Otobüs
C) Otomobil
D) Tren
S.34) 1.Eski çana çıkma
2.Üniforma olayı
3.Havlu kavgası
4.Peksimet savaşı
Yukarıdaki olaylardan hangileri Zeze’nin tabiriyle yuvarlak masa (öğretmenler kurulu) önüne çıkmasına sebep olan yaramazlıklardandır?
A)1-3 B)1-4 C)2-3 D) 2-4
S.35) Zeze’nin iki pazar sinemadan yoksun bırakılmasının sebebi nedir?
A) ’’Günaydın’’ ve ‘’ Tünaydın’’ demeyişindeki ısrar
B)Yaşına uygun olmayan filmleri izlemesi
C)Babasının kitaplarını gizlice okuması
D)Komşunun bahçesinden meyve çalması
S.36) Zeze’nin damgalanmamı birlikte getiriyordu dediği ve damarlarında Kızılderili kanı akıyor şeklinde damgalanmasına sebep olan özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Balık gibi yüzme
B) Daldan dala Tarzan gibi zıplama
C) Hayvanlarla iyi iletişim kurma
D) İnsanlar arasındaki sohbetlerden , misafirlerden kaçma
S.37) Aşağıdakilerden hangisi Zeze’nin ailesiyle ilgili düşüncelerden biri değildir?
A) Öz oğulları olmadığım için bana kötü davranıyorlar.
B) Nedendir bilmem beni kusursuz bir insan haline getirmeye çalışıyorlar.
C) Her şeyi ceza vermek için , bir bahane görüyorlar.
D) Ne yaparsam yapayım, beni hiçbir zaman takdir etmeyecekler.
S.38) Öğretmenin ‘’ … sözünü tutarsan sana destelerle resim alırım. Bütün çocukların deftere yapıştırdıkları resimlerden. Sen biriktirmiyor musun böyle şeyler?‘’ sorusuna ‘’Hayır’’ cevabı vermesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sözünü tutamamaktan korkması
B) Bu işleri çocukça bulup kendine yakıştırmaması
C) Böyle şeyler alacak parasının olmaması
D) Babasının buna izin vermemesi
S.39) Zeze ‘nin dersine bayılıyorum dediği ve sevdiği öğretmeni Fayolle hangi dersin öğretmendir?
A) Müzik
B) Edebiyat
C) Doğa Bilgisi
D) Matematik
S.40) 1.Hintkirazı
2.Hintarmudu
3.Papaye
4.Avakado
Yukarıdakilerden hangileri Zeze’lerin komşuları bayan Severuba’nın bahçesinde bulunan ve Zeze’nin gizlice yediği meyvelerdendir?
A)1-2 B)1-3 C)2-3 D)2-4
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları 1 için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı 3 için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı 3 için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı 1
S.1) Zeze’nin belli bir dönem yüreğinde yaşadığını düşündüğü ve adının Adam olduğunu söylediği varlık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kuş
B) Kelebek
C) Kurbağa
D) Melek
S.2) Aşağıdakilerden hangisi Zeze’nin geçmişiyle ilgili hatırladığı acı olaylardan değildir?
A) Sürekli dayak yemek.
B) Sürekli aç kalmak.
C) Portekizlinin ölümü.
D) Yaptığı yaramazlıklar.
S.3) Zeze’nin hayatımın en büyük işkencelerinden biriydi dediği ve Adam’ın hemen fark ettiği sıkıntısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ders çalışma
B) Kiliseye gitme
C) Piyano çalma
D) Babasıyla konuşma
S.4) Zeze’nin piyano çalışmalarını aksatmaması için aşağıdakilerden hangisi ailesi tarafından kesinkes yasaklanmıştır?
A) Yüzme
B) Ağaçlara tırmanma
C) Top oynama
D) Sinemaya gitme
S.5) Bazen güzel bulmasına rağmen; Zeze’nin piyano çalmak istemeyişinin sebebi ne olabilir?
A) Ailesinin zorlamalarıyla piyano çalıyor olması
B) Piyanonun yaşına uygun olmadığını düşünüyor olması
C) Kullandığı piyanonun çok eski olması
D) Piyano dışındaki müzik aletlerine ilgi duyuyor olması
S.6 ) ‘’Güneşi Uyandırmak’’ söz grubu romanda hangi anlamda kullanılmıştır?
A) Erken kalkmak
B) Pencereleri açmak
C) Yaramazlık yapmak
D) Umutlu olmak
S.7) Zeze’nin ‘’harika bir öğretmen o ‘’ nitelemesinde bulunduğu ve Edebiyat dersini onunla sevdiğini söylediği uzun boylu ve zayıf öğretmeni hangisidir?
A) Fayolle
B) Ambrosio
C) Joseph
D) Armando
S.8) Zeze’nin evlatlık olarak verildiği aileyle ilgili bilgilerden hangisi yanlış olarak verilmiştir?
A) Dolaris adlı bir kız çocukları vardır.
B) Ailenin erkek çocuğu yoktur.
C) Babası doktorluk yapmaktadır.
D) Zengin bir ailedir.
S.9) Zeze’nin Dadada’dan öğrendiğini söylediği kedilerle ilgili bilgi hangisidir?
A) Üç renkli olanların dişi olduğu
B) Nankör varlıklar olduğu
C) Sütü çok sevdikleri
D) Köpeklerden çok korktukları
S.10) Adam: ‘’ İstemek yeterli, ruhunun pencerelerini açmalı ve fırsat tanımalısın nesnelerin müziğinin içeri girmesine.’’ Sözleriyle Zeze’ye ne anlatmak istemiş olabilir?
A) Şiirle de ilgilenmesi gerektiğini
B) Daha iyi çalabilmek için çok müzik dinlemesini
C) Zeze’nin etrafına ördüğü duvarları yıkıp, insanların onunla iletişim kurmasına izin vermesini
D) Sevginin sadece müzikle değil, şiirle de anlatılabileceğini
S.11) 1. Bütün teneffüslerde sınıfta kalma
2. Akşam etütleri boyunca kollarını kavuşturup bekleme.
3. Etütten iki saat sonraya kadar da aynı biçimde ayakta ve kolları kavuşmuş olarak bekleme.
4. Bin satır yazı yazma.
Hangi olaydan sonra Zeze’ye bu cezalar verilmiştir?
A) Okuldaki eski çana çıkma
B) Üniformasını doğru giymeme
C) Havlu savaşı
D) Okuldan kaçarak yüzmeye gitme
S.12) Zeze’nin kuzeninin bacağını tedavi için Recife ‘ye giden babasının dönüşte Zeze’ye getirdiği armağan nedir?
A)Deri kemer
B)Deri ceket
C)Çanta
D)Palto
S.13) 1. Şen hayatı güzel yanlarıyla görür gibi olan
2. Odama giren üstüm açılmışsa uyandırmamaya bakarak üstümü örten
3. İyi geceler dileyerek yanağımdan öpen
4. Yatıştığımı hissedene dek uykuma göz kulak olan
Yukarıdaki özellikler Zeze’nin kimden beklentileridir?
A) İyi bir anneden
B) İyi bir babadan
C) Öğretmenlerinden
D) Adam’dan
S.14) Zeze’nin ablası Godoya’nın başına gelenlerden hangisi yanlış olarak verilmiştir?
A) Korkunç bir otomobil kazası geçirmiş, yüzü tanınmaz haldeymiş.
B) Otomobilin camından dışarı fırlamış.
C) Söylendiğine göre tüm dişleri kırılmış
D) Yüzünü düzeltmek için üç kez ameliyat etmişler
S.15) Peder Luis’in fark edip, kimseye bildirmeden, herhangi bir suçlamada bulunmadan ve ceza vermeden, mantıklı bir açıklamayla sona erdirdiği yaramazlık hangisidir?
A) Tavuk gıdıklaması
B) Havlu savaşı
C) Peksimet savaşı
D) Üniforma savaşı
S.16) ’’Sana bir sır vereyim mi Fayolle? Evde bunu cezaların en kötüsü olduğunu sanıyorlar; ama benim için yeryüzü cenneti’’ diyen Zeze aşağıdakilerden hangisini kastetmiştir?
A) Piyano çalma
B) Odaya kapatma
C) Yatılı okuma
D) Kitap okuma
S.17) Ebenezer’in peşine takılarak Potengi Nehrinde yüzerken bir köpekbalığından son anda kurtulan Zeze bu durumu Fayolle’ ye anlatırken, Ebenezer’in hangi sözü üzerine çok uzak ve tehlikeli mesafeyi yüzmeyi göze aldığını söylüyor?
A) Hanım evladı
B) Korkak
C) Ödlek
D) Yüreksiz
S.18) Zeze’nin akrobat olma isteğinden vazgeçmesinin en önemli sebebi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ailesinin bunu istememesi
B) Yüzmeye vakit ayıramayacak olması
C) Bu işten iyi para kazanılamıyor olması
D) Tehlikeli bir iş olması
S.19) Manuel Machado ormanında iniltiler çıkarıp insanları ürküten Zeze, kime yakalandıktan sonra bu yaramazlıktan vazgeçmiştir?
A) Dolares’e
B) Dadada’ya
C) Çamaşırcı kadınlara
D) Annesine
S.20) 1. Akrobatlık
2. Polislik
3. Yüzme
4. Futbol
5. Casusluk
6. Avukatlık
Zeze yukarıdakilerin kaç tanesine çok ilgi duymaktadır?
A) 6
B) 5
C) 4
D) 3
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları 2 için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı 3 için tıklayınız...
Güneşi Uyandıralım (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili için tıklayınız...
22 Mart 2019 Cuma
Şeker Portakalı (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti ve Tahlili
Kitabın Adı : Şeker Portakalı
Kitabın Yazarı : Jose Mauro De Vasconcelos
Kitap Hakkında Bilgi :
Jose Mauro De Vasconcelos edebiyat dünyasının en ilginç yazarlarından biridir. Nedeni ise yazarlık yeteneğini uzun yıllar keşfedememesidir. Hayatın onu bir çok birbirinden alakasız işlere sürüklemesi ve yaşadıkları ile içinde barındırdığı hikayesini yazmaya karar vererek edebiyat dünyasında yeri almıştır.Kitabın Yazarı : Jose Mauro De Vasconcelos
Kitap Hakkında Bilgi :
Hayatında bir çok farklı işte çalışan ve içinde kendine göre bir hikaye geliştiren yazar en sonunda bunu kağıda dökmeye karar verir. 12 gün gibi kısa bir sürede kitabını tamamlar. Şeker Portakalı kitabı sayesinde de en çok satanlar listesine giren yazar bir anda kendini farklı bir dünyada bulur.
Bu değerli romanda yoksul bir ailenin oğlu olan bir çocuğun yüzmeye daha yeni başladığında ilerde yüzme şampiyonu olma hayalini kurmasını ve bu hayali için ilerlerken hayatın ona nasıl oyunlar oynadığını ve onu nasıl farklı yerlere sürüklediğini anlatıyor.
Kitap okuyucularına tam bir hayat dersi sunuyor ve hayata dair gerçekleri su yüzeyine çıkartıyor. Bunu yaparken de okuyucunun kendi geçmişinden parçaları bulmasını ve hayatı daha iyi anlamasını sağlıyor.
Şeker Portakalı Kitabının Özeti
Şeker Portakalı 5 yaşındaki Zeze isimli bir çocuğun acı hikayesini anlatıyor. Çok fakir bir ailenin çocuklarından biri olan ve 5 yaşında olmasına rağmen hayal gücü ve zekası çok gelişmiş olan Zeze çok yaramaz bir çocuktur ve o yüzden mahalle için şeytan olarak anılmaktadır.
Çok meraklı olan ve çevresindeki her şeyi keşfetmeye çalışan bu çocuğun diğer ilginç noktası ise okumayı çok erken çözmesidir. Bu yüzden öğretmeni tarafından sevilen ve Zeze’nin şeytan olmadığı bir tek öğretmeni kendisi gibi sarışın olan ablası inanmaktadır.
Zeze’nin babası işsizdir ve aile bu yüzden büyük bir fakirlik çeker. Taşınmak zorundadırlar ve bu Zeze’ye acı verir. Bu acısını azaltmak içinde Zeze’ben bir şeker portakalı fidanı seçmesi istenir. Zeze’ de bir tane seçer ve kendi ağacı olduğu için ona ilgi gösterir. Fakat bu şeker portakalı fidanının başka bir özelliği daha vardır. O da Zeze ile konuşmasıdır. İkili bu sayede çok iyi arkadaş olur ve Zeze tüm gün yaptıklarını şeker portakalı fidanına anlatmaya başlar.
Yeni yıl yaklaştığında Zeze de her çocuk gibi hediye bekler. Fakat ailesi çok fakir olduğu için pek umudu yoktur. Buna rağmen pabuçlarını kapının önüne koyar ve odasında beklemeye başlar. Gelenek olarak babası kapının önüne hediye koyması gerekir ve Zeze merakına yenilerek hediye var mı diye kapıyı açar. Tahmin ettiği gibi hediye yoktur fakat karşısında babası ıslak gözler ile ona bakar. O an babasının acısını hisseder fakat artık çok geçtir. Yaptığı bu davranışı ile babasını çok üzmüştür ve bunu telafi etmek için babasına hediye almaya karar verir. Bunun içinde ayakkabı boyama kutusu alır ve yollara düşer. İşler pek iyi gitmez ama yine de bir şekilde hediye için gerekli parayı bulmayı başarır. Hediyeyi alıp babasına verdiğinde artık ondan mutlusu yoktur. Onun içinde hem bir şeytan hem de bir melek vardır.
Bir taraftan herkes yaramazlıkları ile ona bela okurken diğer taraftan öğretmeninin masasındaki vazo boş kalmasın, öğretmeni üzülmesin diye çabalayan bir çocuktur Zeze. En büyük hayallerinden bir tanesi ise yarasa gibi kasabanın en havalı arabası olan Portekizlinin arabasının arkasına asılarak rüzgarı hissetmektedir. Bir gün cesaretini toplar ve bunu dener. Fakat denemesi ile başarısız olması ve Portekizliden dayak yemesi bir olur. O gün büyüdüğünde Portekizliyi öldüreceğine dair yemin eder.
Bundan sonra günlerini artık Portekizliden saklanarak geçirir ve Portekizli ona pek rahat vermez. Arabası ile hava yapması Zeze’yi daha da kızdırır ama elinden bir şey gelmez. Bir gün yaramazlık ederken kendini keser ve bunu dayak yememek için ailesinden gizler. Okula toparlayarak giderken Portekizli bunu fark eder ve onu arabasına alır. Okula gitmek yerine Zeze’yi eczaneye götürür ve yarasına baktırır. Daha sonrada ona limona ile pasta ısmarlar. Portekizlinin kötü biri olmadığını anlayan Zeze onunla dost olmaya karar. Bundan sonraki günlerini de sürekli Portekizli ve arabası ile geçirir. Portekizli ile öyle yakınlaşmışlardır ki artık onu babası gibi görmeye başlar. Hayatında sevdiği tek kişi Portekizli olmuştur.
Zeze yaramazlıklarına devam eder ve ailesi de onu sürekli döver. Artık Zeze’yi dövmek alışıla gelmiş bir hale gelir. Fakat zamanla dayağın dozu kaçar ve ablası ile babası Zeze’yi çok kötü döver. Öyle ki Zeze dışarı çıkamaz hale gelir. Bir anlamda artık ölmeyi istemektedir ve bunun için tek yok olarak da trenin önüne atlamayı düşünür. O bunun planını kurarken kötü haber gelir. Portekizli arabasının içinde iken tren arabasına çarpmıştır. Araba paramparça olmuştur ve Portekizli ölmüştür. Hayatındaki en sevdiği kişiyi kaybetmek Zeze’yi yaşayan bir ölü haline getirir. Tam o sırada şeker portakalının yol yapımı için kesileceği söylentisi de çıkmıştır. Tüm aile Zeze’nin bu yüzden bunalıma girdiğini düşünür. Zeze öyle kötü olur ki tüm kasaba haline acır ve bir zamanlar şeytan diye çağırdıkları Zeze’yi ziyarete gelirler. Fakat hiç bir şey Zeze’yi kendine getiremez. Bir tek en iyi arkadaşı olan şeker portakalı fidanı ile konuşur. Fakat onun da ömrü artık sınırlıdır. Zeze bir şekilde hayatına devam etmek zorundadır.
Şeker Portakalı (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitap Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı
(Cevaplar koyu renkli cümlelerdir.)
1- Brezilyalı yazar Jose Mauro De Vasconcelos’u 1968 yılında yazdığı “………………..” adlı eseri onu ülkenin en ünlü yazarlarından biri yaptı. Eserde küçük Zeze’nin başından geçenler anlatılır.
Yukarıdaki boşluğu aşağıdakilerden hangisi gelmelidir.
A- Çıplak Sokak
B- Şeker Portakalı
C- İnsancıklar
D- Yaban Muzu
2- “Şeker Portakalı” adlı eseri bir cümle ile özetleseydik aşağıdakilerden hangisi buna uygun cümle olurdu?
A-Küçüklüğünde anne ve babasız yaşayan bir çocuğun öyküsü
B- Küçüklüğünde mutlu bir ailede yaşayan bir çocuğun öyküsü
C- Küçüklüğünde sıkıntılarla ve acılarla tanışan bir çocuğun öyküsü
D- Küçüklüğünde başkasına evlatlık verilen bir çocuğun öyküsü
3- Aşağıdakilerden hangisi eserde adı geçen kahramanlardan değildir?
A-Totoca
B-Edmunda
C-Cecilia Paim
D-Rosinha
4- Aşağıdakilerden hangisi Zeze hakkında verilen bilgilerden yanlıştır?
A- Fakir bir ailenin çocuğu olması
B- Bazen salı günleri okuldan kaçması
C- Yaramaz ve hareketli bir çocuk olması
D- Ailenin en büyük çocuğu olması
5- Aşağıdakilerden hangisi Zeze’nin kardeşlerinden değildir?
A-Serginho
B-Totoca
C-Luis
D-Gloria
6-Eserin baş kahramanı olan Zeze’ye her zaman şevkat gösteren , ona hediyeler almaya çalışan küçük çocuğun dayısı aşağıdakilerden hangisidir?
A- Serginho
B- Edmundo
C- Liciano
D- Manuel Valadares
7-Esere ad olan “Şeker Portakalı” ismi kitaba göre nereden gelmektedir?
A- Eserin başkahramanının unvanı olması
B- Çocuğun çok sevdiği oyuncağının adı olması
C- Evlerinin önündeki ağacın adı olması
D- Sokakta çocukların oynadığı bir oyunun adı olması
8- Küçük Zeze’nin evlerini üzerinden geçen uçaklara verdiği isim aşağıdakilerden hangisidir?
A-Şeker Portakalı
B-Ay Işığı
C- Gum
D- Luciana
9- Küçük çocuk(Zeze) kendi masraflarını çıkarmak için okul zamanları dışında hangi işi yapıyordu?
A- Boyacılık
B- Dayısının yanında çalışma
C- Mendil satma
D- Oyuncak satma
10- Eseri kahramanı olan Zeze salı günleri okulda kaçmasını nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A- Sokakta tanıştığı Bay Arivaldo ile şarkı sözleri satmak için
B- Babasına işlerinde yardım etmek için
C- Kardeşi olan Luis’le birlikte şeker satmak için
D- Çok sevdiği dayısını görmek için
11- Eserin kahramanı olan Zeze’nin okuldaki öğretmeni aşağıdakilerden hangisidir?
A-Bay Manuel Valadares
B-Cecilia Paim
C-Serginha
D-Minguinho
12- Zeze’nin sınıf öğretmeni Zeze’ye getirdiği çiçeklerden dolayı kızmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A- Öğretmenin çiçeklerden hoşlanmaması
B- Zeze’nin çiçekleri başkasının bahçesinden çalması
C- Sevmediği çiçeklerden alması
D- Olayın yanlış anlaşılmasından dolayı
13- Zeze’nin annesi soyu aşağıdakilerden hangisidir?
A- İngiliz
B- Portekizli
C- Kızılderili
D- Brezilyalı
14- Zeze’nin babasından uzaklaşıp sokakta tanıştığı “Portekizli” lakaplı kişiye daha çok yakınlaşıyor.Zeze’nin babasından uzaklaşmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A- Babasının ona para vermemesi
B- Babasının onu okula göndermemesi
C- Babasında yediği dayaklardan dolayı
D- Babasının onu evlat yerine koymaması
15- Zeze’nin annesi ailenin geçimini sağlamak içi hangi işi yapmaktadır?
A- İngiliz Değirmeni’ndeki dokuma tezgahında görevli
B- Zengin insanların evinde temizlikçi
C- Sokakta meyve satma
D- Tekstil fabrikasının yemekhanesinde aşçılık
16- Zeze’nin sokakta tanıştığı ve samimi olduğu “Portekizli” ile “Tras-os-Montes”e gitme planları gerçekleşmemesini nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A-Zeze’nin ailesinin izin vermemesi
B- Zeze’nin hastalanması
C-“Portekizli”ye tren çarpması sonucu ölmesi
D-“Portekizli” nin bu fikrinden vazgeçmesi
17- Eserde birtakım isimlere takma isimler kullanılmıştır.Aşağıdakilerden hangisi bu takma adlardan yanlış olanıdır?
A-Portekizli: M.Valaderes
B- Sivrisinek: Zeze
C-Margaritiba: Tren
D- Gum : Oyuncak Ayı
18- Yazar, Jose Mauro De Vosconcelos’un “Şeker Portakalı” adlı eserinde geçen Zeze aşağıdakilerden hangisinin hayatını temsil etmektedir?
A- Yazarın küçük kardeşini
B- Yazarın küçüklüğünü
C- Brezilyalı bütün çocukları
D- Hayalı bir kahramanı
Şeker Portakalı (Jose Mauro De Vosconcelos) Kitabının Özeti ve Tahlili için tıklayınız...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Site İçi Linkler
- 9. Sınıf Ders Notları
- 10. Sınıf Ders Notları
- 11. Sınıf Ders Notları
- 12. Sınıf Ders Notları
- Kitap Özetleri
- Kitap Sınavları
- Eğitim ve Teknoloji
- İngilizce - Türkçe Hikayeler
- A. Hamdi Tanpınar
- Ahmet Ümit
- Amin Maalouf
- Binbir Gece Masalları
- Cengiz Aytmatov
- Cemil Meriç
- Dan Brown
- Dede Korkut
- Dostoyevsky
- Fakir Baykurt
- H.G. Wells
- Halide E. Adıvar
- İskender Pala
- Jules Verne
- Kemalettin Tuğcu
- Mevlana Celaleddin Rumi
- Ömer Seyfettin
- Peyami Safa
- Reşat Nuri Güntekin
- Sabahattin Ali
- Stefan Zweig
- Tolstoy
- Y. Kemal Beyatlı
- Yaşar Kemal
- Ziya Gökalp