16 Kasım 2019 Cumartesi

Ben, Robot (Isaac Asimov) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Ben, Robot

Kitabın Yazarı : Isaac Asimov

Kitap Hakkında Bilgi :

Isaac Asimov, 1920 Rusya doğumlu bir Amerikan vatandaşıdır. 1992 yılında ölümüştür. Isaac Asimov, bilimkurgu yazarı olmasının yanı sıra, iyi bir bilim insanıdır da. Bir Kimya profesörü olan Isaac Asimov, çeşitli üniversitelerde görev yapmıştır.

Orijinal adı “I, Robot” olan ve Türkçesini “Ben, Robot” ismiyle bildiğimiz robot öykülerinden oluşan antoloji ilk kez Gnome Press tarafından 1950’de yayımlanmıştır. Kitap haline getirilmeden önce ise bazı öyküler 1940 ve 1950 yılları arasında Amerika’da yayın yapan bilimkurgu dergileri Super Science Stories ve Astounding Science Fiction‘da yayımlanmışlardır.

İçinde bilimkurgu öyküleri barındıran kitapta Asimov kendi tasarladığı 3 Robot Yasası‘nın açıklarını bulup test ediyor. Oldukça sade ve anlaşılır bir dille kaleme alınan öyküler, bilimkurgu okumayı sevmeyen insanların dahi ilgisini çekebilecek potansiyele sahip tatmin edici kurgular içeriyor. Her öyküde 3 Robot Yasası’na değinilse de, aynı konuları kullanıp okurunu sıkmaktansa, her öyküde farklı bir şeyler tattırmayı başarıyor Asimov. Hikayelerin birbirleri ile bağlantısı olmamasına rağmen, aynı Asimov evreninde geçtikleri anlaşılıyor. İnsanlara, robotlara, insan ve robot arasındaki ilişkilere ve en çok da robot psikolojisine dair öyküler bunlar.

“Pozitronik robot öykülerim iki gruba giriyor: Dr. Susan Calvin ile ilgili olanlar ve olmayanlar. Olmayanlar genelde, deneysel robotları devamlı alan testinden geçiren ve başları aynı sıklıkta derde giren Gregory Powell ve Mike Donovan’ı konu alıyor. Üç Yasa’da yeni öyküler için gereken çatışmaları ve bilinmeyenleri sağlamaya yetecek kadar belirsizlik mevcut ve neyse ki Üç Yasa’yı oluşturan altmış küsur kelimeye farklı açılardan bakarak yeni bir şeyler çıkarmak her zaman için mümkün oldu.” -Isaac Asimov

Susan Calvin, 1982 doğumlu bir robot psikoloğudur. Asimov’un robot hikayelerinin birçoğunda karşımıza çıkan Calvin, tüm hayatını robotların psikolojisinden anlamak uğruna feda etmiştir. Robotların dilini çözmede usta bir bilim insanı olan Susan Calvin, Asimov’un Ben, Robot isimli eserinde de başroldedir. Kimi öykülerde fiziksel olarak okurun karşısına çıkmasının yanı sıra, birçoğunda tüm bu olaylara şahit olan, tecrübeli bir psikolog rolündedir. Calvin, hayatı boyunca karşılaştığı ya da kendisine anlatılan robot vakalarını zihninde derleyen çok önemli bir kaynaktır da aynı zamanda. Bu yüzden, Asimov evreninde en saygı duyulan ve en sevilen karakterlerin başında gelmesi şaşırtıcı değildir.Ben, Robot esasen emekli olmuş 75 yaşındaki Susan Calvin’in anılarından ibarettir. Kendisiyle röportaj yapmak için gelen bir gazeteciye, robot biliminden kronolojik sırayla seçtiği anıları/öyküleri anlatmaktadır. Bu öykülerin toplamı Ben, Robot‘u oluşturur.

Kitabın Özeti :

Kitapla ilgili ilk bilinmesi gerek aşağıda verilen üç robot yasasıdır.
1- Kural: Bir robot, bir insana zarar veremez ve hareketsiz kalarak o insanın zarar görmesine seyirci kalamaz.
2- Kural: Bir robot, bir insan tarafından verilen emri yerine getirmek zorundadır. Fakat bu emirler birinci kural ile çelişkili olmadığı durumlarda geçerlidir.
3- Kural: Bir robot, her daim kendi varlığını korumak zorundadır. Fakat bunu yaparken birinci ve ikinci kuralla çelişmemelidir.

Isaac Asimov'un Üç Robot Yasası Hakkında detaylı bilgi için tıklayınız...

Not: Öyküler 3 farklı baskı okunarak incelendiği için, orijinaline en uygun öykü başlığının yazılması tercih edilmiştir.

1- Robbie

Asimov’un 1939’da keleme aldığı ilk robot öyküsü olma özelliğini taşıyan Robbie, küçük bir kız çocuğu ile onun çok sevdiği robot arkadaşı arasında şekillenir. Bay ve Bayan Weston’ın kızları Gloria’ya armağanı olan bu robot konuşma haricinde birçok insani özelliğe sahiptir. Babasını memnun eden bu dostluk annesini ise şüphelendirir.

Bunun üzerine ailesi Robbie ve mekanik arkadaşı ile ilgili bir karar almak zorundadır. Gelecekte, bir robotun insanlar için ne ifade edebileceği ve onları insanların yerine koyup koymamamız gerektiğini sorgulatan, içe dokunan bir öykü.

2- Durağan Döngü

Asimov’un robot öykülerinde sıkça karşımıza çıkan kafadar ikili Gregory Powell ve Michael Donovan‘ın yeni görev yerleri Merkür‘dür. Gezegendeki maden çalışmalarında görevlendirilen mühendisler kısa bir süre sonra başlarına geleceklerden habersizdir. Gelişmiş bir robot olan SPD-13, Selenyum getirmesi için görevlendirilir fakat ne zaman getirmesi gerektiği söylenmez. Merkür’ün yakıcı sıcağında iki astronot çaresizce SPD-13’in dönmesini beklerler. Bu esnada da SPD’ye nazaran daha eski ve ilkel robotlardan yardım almaya karar verirler.

Asimov bu öyküsü ile robotların insanlar ile eşdeğerde olmadığını ve onlara bir şey söylerken kesinlikle net ifadeler kullanılması gerektiğinin altını çiziyor. Bunun unutulması veya bilinçli olarak yapılmaması taktirde robot kendi bildiğini okuyacak ve programlandığı şekliyle hareket edecektir.

3- Mantık

Yine Powell ve Donovan’ın başından geçen trajikomik bir öykü. Bir uzay istasyonunda bulunan astronotlar, QT-1 sınıfından Cutie isimli bir robotun kendi varlığını sorgulamasına şahit olurlar. Cutie, yaratıcılarının insanlar olduğunu reddetmekte ve kendisini onlardan üstün görmektedir. İstasyondaki diğer robotları kendisinin peygamber olduğuna inandıran Cutie, Gregory ve Mike’ı hapsederek emri altına alır.

Asimov’un yarattığı evrenlerde robotların pek yoldan çıktığı söylenmez. Onun robotları insanların emri altında olan, iyilik timsali robotlardır. Fakat bu öyküsünde görüyoruz ki kimi zaman bir Asimov robotu dahi kendi varlığını sorgulamayı akıl edebilmekte ve insanların emirlerini reddedip onları küçümseyebilmektedir.

4- Şu Tavşanı Tut

Powell ve Donovan yine birlikte görevdedirler. Bir madende çalışmakla yükümlü robotlarla birliktedirler. DV-5 (Dave) kendisi ile birlikte 5 robotu daha kontrol edebilme yeteneğine sahip bir robottur. Robotta meydana gelen aksaklığı gidermek isteyen mühendisler ilk etapta bir çözüm bulamazlar ve olay biraz daha karmaşık bir hal almaya başlar.

Ufak bir hata sonucu yanlış programlanan bir robotun insanlar için tehlike oluşturabileceğini gözler önüne seriyor Asimov ve robot yasalarının önemini bir kez daha anlamamızı sağlıyor.

5- Yalancı!

RB-34 (Harbie), kodlanmadığı halde insanların zihinlerini okuyabilme yeteneğine sahip bir robottur. US Robotics şirketinin baş sorumlusu Alfred Lannig‘in hakkında testler yapılmasına karar verdiği ve sorununun bir an evvel bulunmasını istediği Harbie ismli bu robot, insanların zaaflarından yararlanmaya başlayacak ve kendisini daha üst bir konumda görerek onları zor durumda bırakacaktır. İnsanların mutlu olacağı cevapları söyleyerek dolaylı yoldan onları birbirine düşüren Harbie, karşısında robotlar konusunda uzman bir kişilik olan robopsikolog Susan Calvin’i bulacaktır.

Milton Ashe ve Bogert’ın da yardımları ile Harbie’yi tedavi etme süreci başlayacaktır. Her ne kadar robot üretimi altın çağında da olsa, üretilen robotlar bire bir insan kopyası da olsa, bir robot sadece robottur diyor Asimov bu öyküsünde. İnsanların duymak istedikleri cevapları veren ve ilk etapta onları mutlu eden bir robotun, derinlemesine düşünemeyerek aslında işleri daha da yokuşa sürdüğünü görüyoruz.

6- Küçük Kayıp Robot

Susan Calvin’in anılarından en ilginç olanlarından biri. Askeri amaçlarla üretilen robotlarda 3 Robot Yasası’nın ilki biraz esnetiliyordur. Nestor 10 isimli robot, aldığı bir buyruğa uyarak kaybolur. 62 robottan oluşan bir robot kafilesinin içine 63. robot olarak girer ve o andan sonra Susan Calvin başta olmak üzere, diğer robot uzmanları bu kaçak robotu yakalamak için çabalarlar. 63 robot bizzat Susan Calvin tarafından defalarca sorgulanır. Ya Nestor 10 bulunacaktır ya da tüm robotlar imha edilecektir, üçüncü bir seçenek bulunmamaktadır zira Nestor 10 görevli olduğu araştırmada programlandığı gibi hareket etmeyerek çalışmaların aksamasına yol açmıştır. Bu da onun ufak bir mekaniksel hata barındırdığı anlamına gelmektedir.

Asimov’un ne kadar zeki bir yazar olduğunu anlamamızı sağlayan öykülerinden biri olduğu açık. Kitapta yer alan öyküler arasında belki de en zekice yazılmış olanı. Kişiye göre değişen bu kanının aksine herkesin kabul etmesi gereken tek gerçek ise bu öykünün gerçekten de iyi bir öykü olduğudur.

7- Kaçış

“Beyin” isimli bir robotun da yardımıyla uzayda uzun mesafelere gidebilen bir uzay aracı tasarlamaya girişilir. Robotla bir anlaşmaya varan şirket, söz verilen tarihte gemiye kavuşur. Donovan ve Powell ise gemiyi test etmeye giren iki mühendis olarak okurun karşısına çıkıyorlar bu öyküde.

Talihsiz kafadarları yine komik olduğu kadar trajik bir olay beklemektedir. Yine bir robotun insanlara karşı geldiği ve kendisini daha zeki bir varlık olarak gördüğü bir öykü. Powell ve Donovan’a ek olarak aynı öykü içinde bu sefer Susan Calvin’i de görmekteyiz.

8- Kanıt

Yeni kuşak politikacılardan biri olan Stephen Byerley, yapmayacağı hiçbir şeyi halka vaat etmeyen dürüst bir politikacı kimliğiyle tanınmaktadır ve yakında yapılacak seçimi kazanmasına ise kesin gözüyle bakılmaktadır. Us Robots’tan Alfred Lanning, Francis Quinn’le bir görüşme yapar ve Quinn, Bryley hakkındaki görüşleri dile getirir.

Bu dürüst politikacının hakkında yapılan spekülasyonları dinleyen Lannig, olaya Susan Calvin’in iştirak etmesini sağlayacaktır. Hiç yemek yediği ve uyuduğu görülmeyen geleceğin vali adayı Stephen Bryley, robot olmakla suçlanır ve doğal olarak bunun aksinin kanıtlanması istenir.

9- Önlenebilir Çatışma

Bir önceki öyküde karşımıza çıkan Stephen Byerley dünyanın en etkili adamlarından biri olmuştur ve robotlar dünya üzerinde bir hayli yaygınlaşmıştır. 3 Robot Kuralı’na göre üretilen robotlar içinde bulundukları dünyada artık 1. kuralın yetmediğini fark edebilecek bir konuma gelmişlerdir. Tek bir insanı korumaktansa, tüm insanlığı korumanın daha iyi bir çözüm olduğunu ve bunu gerçekleştirmek için de mevcut dünya yönetimini ele geçirmenin en mantıklı yöntem olacağını düşünürler.

Alex Proyas‘ın yönetmen koltuğunda ve Will Smith, Bridget Moynahan gibi oyuncuların başrolünde olduğu 2004 yapımı “I, Robot” filminin esasen bu öyküden esinlenilerek sinemaya uyarlandığını da belirtmek gerek. Önceki öykülerden de ufak tefek kısımların filme yedirildiğini görmekteyiz.

Yakışıklı

Tony, US Robots’un ürettiği bir ev robotudur. Şirket, bu yeni robotu test etme kararı alır. Lawrence Belmont’un karısı Claire, kocasının kısa süreli bir seyahate gitmesinin ardından evlerinde Tony ile yalnız kalır. Robot üretimi altın çağlarında olduğundan, üretilen robotlar artık insanlara çok benzemektedir. Tepeden tırnağa bir insanı andıran Tony ise ilk başlarda Claire’i bir hayli korkutsa da, bu korku yerini zamanla sevgiye bırakacaktır. Usta yazar Asimov’un kadın psikolojisini çok iyi analiz ettiğini rahatlıkla anlayabildiğimiz bu öykü, geleceğin robot-insan ilişkilerinin de evrileceği boyuta ışık tutması açısından oldukça önem taşıyor.

Isaac Asimov’un 3 Robot Yasası ile ilgili bir konuşması:

“Aslında bana söylenene göre, eğer gelecek yıllarda herhangi bir şekilde anımsanacak olursam, bu üç robotik yasası sayesinde olacak. Bu bir açıdan beni rahatsız ediyor, zira kendimi bir bilimci olarak düşünmeye alışkınım ve varolmayan bir bilimin varolmayan temeli ile anımsanmak bir parça utandırıcı. Yine de eğer robotik bilimi benim öykülerimde tarif edilen mükemmellik noktasına günün birinde gerçekten ulaşırsa, belki Üç Yasa’ya benzer birşey de gerçekleşebilir. Ve bu durumda ben de gerçekten rastlanmadık (ve ne yazık ki ölümümden sonra gelecek) bir zafer kazanmış olurum.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder