18 Temmuz 2019 Perşembe

thumbnail

Eşekli Kütüphaneci (Fakir Baykurt) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Eşekli Kütüphaneci

Kitabın Yazarı : Fakir Baykurt

Kitap Hakkında Bilgi :

Sıcak bir yaz günü, peribacaları diyarına Yunanistan’ın Larisa şehrinden Dimitrios Katsikas adında biri gelir. Bu genç adam, yıllar önce bu topraklardan göçe zorlanan büyükbaba ve büyükannelerinin izini sürmek, bir daha buraya dönemeyen akrabalarının yerine bu güzel yerleri gezmek istemiştir. Tesadüfler karşısına yörenin sevilen şahsiyetlerinden “Baba” lakaplı Aziz Güzelgöz’ü çıkarır. Aynı yaşlardaki bu iki genç kısa sürede kaynaşır. Dimitrios, Aziz’in evine konuk olunca, bu büyüleyici diyarda inanılmaz bir adamla tanışır. Aziz’in babası Mustafa Güzelgöz’dür bu kişi; namı diğer Eşekli Kütüphaneci.

Ürgüp’teki kitaplığı yönetirken otuzdan fazla köyün halkına eşekle kitap taşıdığı için takılmıştır bu ad ona. Herkes, özellikle de kadınlar, kitap okusun diye yıllarca çırpınmıştır Mustafa Güzelgöz.

Dimitrios ile Eşekli Kütüphaneci arasındaki sevgi köprüsü yöreyi birlikte gezerlerken iyiden iyiye pekişip güçlenir. Bu arada kan kardeşi olan Aziz ile Dimitrios’un aklına, Ürgüp ile Larisa’yı “kardeş şehir” yapma fikri düşmüştür. Ama bu o kadar da kolay olmayacaktır…

Fakir Baykurt’un, klasik anlatımının tüm olanaklarından yararlanarak, gücü yetene, hatta bitene dek, hasta yatağında yazdığı bu son romanında, sevgi, kardeşlik, azim, cesaret gibi duygular yine okuru sarıp sarmalıyor.
Kitabın Özeti :

Dimitrios, yıllar önce büyükanne ve babasının göç etmek zorunda olduğu topraklara geri döner. Büyükanne ve babası neredeyse yaşamlarının sonuna gelmelerine rağmen hala göç ettikleri toprakları anlatıp dururlar ve özlemle anarlar. Küçüklüğünden beri bu özlemle büyüyen Dimitrios, Ürgüp’e gelmeye karar verir. Büyükannesi çok yaşlı olduğu için gelemez, büyükbabası da vefat etmiştir.

Dimitrios Yunanistan’ın Larisa şehrinden gelip Ürgüp’ü gezerken bir bekçiye rastlar. Dimitrios bekçiye nerede mantı yiyebileceğini sorar. Bekçi de Dimitrios'u antikacı olan Aziz Güzelgöz’ün dükkanına yönlendirir. Aziz annesine haber gönderir, ağır misafirleri olduğunu ve mantı yapmasını söyler. Dimitrios akşam eve gidince Mustafa Güzelgöz ile tanışır.

Ürgüp’ün güzelliklerini Mustafa Güzelgöz misafirine anlatır. Ertesi gün onu büyükannesinin köyüne götürür. Dimitrios oradan toprak alır, çeşmesinden su doldurur. Bunları Yunanistan’a götürecektir.

Mustafa Güzelgöz hayatını çocukluğundan itibaren misafirine anlatır. Kendisinde kitap sevgisinin nasıl oluştuğunu, Ürgüp’e kütüphane yapılışını bir bir anlatır. Askerde futbol takımında olan Mustafa Güzelgöz gençleri toplayarak akşamları top oynar. O sırada oradan kaymakam bey geçmektedir. Ürgüp yapılan maçlarda sürekli diğer takımlara yenildiği için Mustafa’nın bu takımı çalıştırmasını ister. Bu arada kütüphane memuru da işten ayrılır. Kaymakam Mustafa Güzelgöz'ü kütüphaneye memur olarak atar. Böylelikle Mustafa Güzelgöz’ün kütüphanecilik hayatı başlamış olur.

Öncelikle bodrumdaki nemlenmiş çürümeye yüz tutmuş kitapları kütüphaneye tekrar kazandırır. Okul çocuklarının kütüphaneye gelmesi için çabalar. Çocuklar için yarışmalar düzenler. Çocuk kitapları kütüphanede az olduğu için etrafdan kitap arayarak toplar. Tek odalı kütüphane küçük gelmeye başlar. Kaymakama daha büyük kütüphaneye ihtiyaçları olduğunu söyler. İzin alarak yeni kütüphanenin temelleri atılmış olur.

Mustafa kütüphanede akşama kadar bekler. Kütüphaneye akşama kadar gelen giden olmaz. Buna bir çare bulmak ister. İnsanların okuyup aydınlanması, bilgilenmesi için can atar. Önceleri 36 köye giderek ordaki kadın, erkek, çoluk çocuk herkese kitap verir. Bir dahaki gelişine yeni kitapla değiştireceğini söyler. Bazı köylerde kullanılmayan halk odalarını kütüphaneye çevirir. Kütüphaneye kadınların daha çok ve rahat gelebilmesi için salı günlerini kadınlar için ayarlar. Kütüphaneye halı dokuma tezgahı, dikiş makinesi, bebek beşiği koyar. Herkes bir şeyler öğrensin ister. Çocuklar annelerini engellemesin diye çareler düşünür.

Mustafa Güzelgöz yılmadan severek yapar işini. Yazın Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde okuyan öğrenciler Ürgüp’e gelerek Mustafa’yla sohbet ederler. Yaptığı işi yakından inceleyerek köy kütüphanesini gezerler. Bu arada Mustafa Güzelgöz, “Bölge Kalkınma Önderi” seçilir. Mustafa bu duruma çok sevinir, kitaplığına önem veren birileri daha çıkacaktır.

Her şey çok güzel gider. Mustafa Güzelgöz birçok makaleye, dergiye konu olarak ödüller alır. Bu arada onun bu başarısını çekemeyenler bu işten kendine pay aldığını söyleyerek Mustafa’yı şikayet ederler. Müfettiş görevlendirilir. Mustafa’nın savunmasını alan müfettiş aleyhinde rapor yazar ve suçlu bulur. Vali raporu Mustafa’ya okur. Mustafa sonucu duyunca çok üzülür. Hiç istemediği halde emekli olmaya karar verir. Emekli olmaya karar veren Mustafa’ya kimse “emekli olma, sensiz bu işler sekteye uğrar.” gibi sözler söylemez. Herkes sanki haberi yokmuş gibi davranır.
Mustafa Güzelgöz emekli olunca onun yaptığı tüm işler yarım kalır. Köylere kitap götüren kimse kalmaz. Kütüphaneleri gördükçe içi acır. Mustafa’nın içindeki kitap sevgisi hiç bitmez. Gittiği her yerde önce kütüphaneleri gezer.

Dimitrios’un Yunanistan’a gitme zamanı gelir. Aziz ve Dimitrios Larisa ile Ürgüp’ün kardeş şehir olması için elinden geleni yaparak bunu başarırlar. Larisa’dan 30 kişilik bir grup Ürgüp’e gelerek burayı gezerler. Mustafa Güzelgöz onları ağırlar. Sonra da Ürgüp’ten bir heyet Larisa’ya gider. Larisa’ya Mustafa gidemez, yerine oğlunu gönderir.

Eşekli Kütüphaneci (Fakir Baykurt) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı için tıklayınız...

Subscribe by Email

Follow Updates Articles from This Blog via Email

2 Comments

avatar

Ellerinize sağlık çok güzel bir özet olmuş harika👏👏👏

Reply Delete

About