Kitaplar ve Okuma Alışkanlığı Üzerine
Bir sabah farklı bir şehirde, farklı bir evde, farklı bir pencereden içeri giren Güneş'in daha önce tenimize değmemiş farklı ışınlarının sıcak ve huzur veren hissiyle uyandığınız bir dünyada yaşamak, bu dünyayı düşünmek, okumak... Bir kitabın sayfalarını çevirirken aslında o sayfalar arasında hayat bulmak.. İşte şimdi biraz kitaplar hakkında konuşmanın, nasıl okuma alışkanlığı kazanabileceğimizi ve yazımın sonunda size önerdiğim yedi kitabın ne olduğunu öğrenmenin zamanı!
Özellikle karantinada olduğumuz bu zamanlarda yeni ülkeler görmek, farklı insanlar tanımak, her gün bir diğerinden farklı olaylar yaşayabilmek için kitaplardan bolca yardım alabiliriz. Eminim onlar bu konuda bizi hayal kırıklığına uğratmayacaklardır. Okuduğunuz her kitapta farklı bir rüzgarı teninizde hissedecek, akan başka bir ırmağın suyunun tadına bakacak, bazen de daha önce gitmediğiniz boğucu bir şehrin kalabalık bir caddesinde yürüyeceksiniz. Her karakterde kendinizden bir parça bulacak ya da kendi karakterinize bir şeyler katacaksınız. Fikir dünyanız gelişecek, bazen de bir fikre yanlış bir pencereden baktığınızı anlayacaksınız. Tüm bunların güzelliğini, hisssettirdiği o yoğun duyguyu kitabınızın tam ortalarındayken fark edecek, ruhunuzda büyük bir tatmin duygusu hissederek okumaya devam edeceksiniz. Ağlayacak, şaşıracak, sinirlenecek, kıskanacak, sevineceksiniz. Kafanız karışacak, bazen kendinizi sorgulayacaksınız. Her kitaptan farklı lezzetler almaya başladıkça okumanın beslenmek olduğunun farkına varacaksınız.
Elinizin altında her zaman okunmaya müsait bir kitap bulundurmanın verdiği güven hissiyle tanışınca çantanızda kitaplarınız için de yer ayırmaya başlayacaksınız. Boş bulduğunuz bir anda, otobüste, minik bir molada, ders arasında çıkarıp okuyabilmek için heyecanlanacaksınız. Arkadaşlarınızla sohbet ederken okuduğunuz o etkileyici kitaba da değinmek isteyecek, konusu hakkında konuşup arkadaşlarınıza da tavsiye edeceksiniz. Gittikçe kitaplığınız büyüyecek ve siz de bununla gururlanacaksınız.
Benim kitap okuma serüvenimin başlatıcı kahramanı babamdı. Küçükken geceleri ben uyumadan önce bana hep masal kitaplarından masallar okurdu. İşte kitaplarla yollarımızın kesiştiği ilk durak bu masal kitaplarımdı. Yaşım büyüdükçe bana daha öğretici, beni meraklandırıcak tarzda kitaplar almaya başladı. Bu kitapların arasında beni en çok büyüleyen kitap bitkilerin renkli dünyasını anlatan bir kitaptı. İlerleyen yıllarda da beraber yaptığımız belirli sürede en çok kitap okuyanın ödül kazandığı kitap okuma yarışmaları sayesinde kitap okumak artık benim için vazgeçilmez bir alışkanlık olmuştu.
Bence edinilmesi gereken temel okuma alışkanlığının aslında çocuk yaşlarda bireye aşılanması gerekir. Peki çocuklukta böyle bir alışkanlık edinmediysek daha sonradan nasıl bu alışkanlığı kazanabiliriz? Öncelikle bu alışkanlığı edinmeye ince, daha akıcı ve kolay anlaşılır kitaplar okuyarak başlamanız gerektiğini söyleyebilirim. Jose Mauro De Vasconcelos - Şeker Portakalı, Stefan Zweig - Satranç, John Steinbeck - Fareler ve İnsanlar, Christy Brown - Sol Ayağım gibi kitaplar şimdilik bu konuda size oldukça yardımcı olacaktır. İkinci adım olarak yavaş yavaş kendi ilgi alanınızı ve tarzınızı belirleyip bu alanda kitapların oluşturduğu bir okuma listesi hazırlamanız süreci oldukça hızlandıracaktır. Daha sonra her gün düzenli olarak az da olsa kitap okumaya özen gösterin, hatta belirli saatleri kitap okuma saati ilan edin. Bu şekilde belirli bir düzen oturttuğunuzda hayatınızdaki değişimleri görmeye başlayıp bu gizemli ve çekici dünyanın kapılarını kendiniz içinde aralamış olacaksınız.
Okuma alışkanlığı kazanmanın insanın karakteri üzerinde birçok olumlu etkisi bulunmaktadır. İnsanı rahatlatıp başka dünyalara kapı açtığı için stresi hafifletir ve bireyin stres kontrol mekanizmasını güçlendirir. Kelime dağarcığını ve hayal gücünü geliştirir. Empati yeteneğini kuvvetlendirir çünkü birçok farklı bakış açısıyla insanı tanıştırır ve farklı karaktere sahip insanları gözlemleme olanağı sağlar. Hafızayı kuvvetlendirir ve olaylar arasında daha rahat neden sonuç ilişkisi kurabilmeyi sağlar. İnsanın kendini veya çevresindeki olayları daha rahat ifade edebilmesinde önemli rol oynar. Genel kültürü artırır, birçok yeni bilgi öğretir. Konuşmasını olumlu yönde etkiler. Daha akıcı, telaffuzu düzgün, iyi seçilmiş kelimeler kullanarak kendini ifade ederer ve bu yönden farklılığını hissettirir. İnsana bir şeyler öğrettiği için dolaylı olarak özgüveni artırır. İnsanlarla olan iletişimi kalitelileştirir. Konsantrasyonu artırır ve böylece hızlı ve pratik düşünmeyi oldukça tetikler. Ayrıca uykusuz gecelerde uykunuzu getirmek için de birebirdir.
Yazımı bitirmeden önce sizinle severek okuduğum veya sabırsızlıkla okumayı beklediğim bazı kitapları paylaşmak istiyorum. Umarım okuma listenize ekler ve okurken keyif duyarsınız..
Emily Bronte/ Uğultulu Tepeler
Mihail Bulgakov/ Usta ve Margarita
Aldous Huxley/ Cesur Yeni Dünya
Virginia Woolf/ Dalgalar
John Steinbeck/ Gazap Üzümleri
Jack London/ Martin Eden
Khaled Hosseini/ Bin Muhteşem Güneş
Cengiz Aytmatov/ Gün Olur Asra Bedel
Özellikle karantinada olduğumuz bu zamanlarda yeni ülkeler görmek, farklı insanlar tanımak, her gün bir diğerinden farklı olaylar yaşayabilmek için kitaplardan bolca yardım alabiliriz. Eminim onlar bu konuda bizi hayal kırıklığına uğratmayacaklardır. Okuduğunuz her kitapta farklı bir rüzgarı teninizde hissedecek, akan başka bir ırmağın suyunun tadına bakacak, bazen de daha önce gitmediğiniz boğucu bir şehrin kalabalık bir caddesinde yürüyeceksiniz. Her karakterde kendinizden bir parça bulacak ya da kendi karakterinize bir şeyler katacaksınız. Fikir dünyanız gelişecek, bazen de bir fikre yanlış bir pencereden baktığınızı anlayacaksınız. Tüm bunların güzelliğini, hisssettirdiği o yoğun duyguyu kitabınızın tam ortalarındayken fark edecek, ruhunuzda büyük bir tatmin duygusu hissederek okumaya devam edeceksiniz. Ağlayacak, şaşıracak, sinirlenecek, kıskanacak, sevineceksiniz. Kafanız karışacak, bazen kendinizi sorgulayacaksınız. Her kitaptan farklı lezzetler almaya başladıkça okumanın beslenmek olduğunun farkına varacaksınız.
Elinizin altında her zaman okunmaya müsait bir kitap bulundurmanın verdiği güven hissiyle tanışınca çantanızda kitaplarınız için de yer ayırmaya başlayacaksınız. Boş bulduğunuz bir anda, otobüste, minik bir molada, ders arasında çıkarıp okuyabilmek için heyecanlanacaksınız. Arkadaşlarınızla sohbet ederken okuduğunuz o etkileyici kitaba da değinmek isteyecek, konusu hakkında konuşup arkadaşlarınıza da tavsiye edeceksiniz. Gittikçe kitaplığınız büyüyecek ve siz de bununla gururlanacaksınız.
Benim kitap okuma serüvenimin başlatıcı kahramanı babamdı. Küçükken geceleri ben uyumadan önce bana hep masal kitaplarından masallar okurdu. İşte kitaplarla yollarımızın kesiştiği ilk durak bu masal kitaplarımdı. Yaşım büyüdükçe bana daha öğretici, beni meraklandırıcak tarzda kitaplar almaya başladı. Bu kitapların arasında beni en çok büyüleyen kitap bitkilerin renkli dünyasını anlatan bir kitaptı. İlerleyen yıllarda da beraber yaptığımız belirli sürede en çok kitap okuyanın ödül kazandığı kitap okuma yarışmaları sayesinde kitap okumak artık benim için vazgeçilmez bir alışkanlık olmuştu.
Bence edinilmesi gereken temel okuma alışkanlığının aslında çocuk yaşlarda bireye aşılanması gerekir. Peki çocuklukta böyle bir alışkanlık edinmediysek daha sonradan nasıl bu alışkanlığı kazanabiliriz? Öncelikle bu alışkanlığı edinmeye ince, daha akıcı ve kolay anlaşılır kitaplar okuyarak başlamanız gerektiğini söyleyebilirim. Jose Mauro De Vasconcelos - Şeker Portakalı, Stefan Zweig - Satranç, John Steinbeck - Fareler ve İnsanlar, Christy Brown - Sol Ayağım gibi kitaplar şimdilik bu konuda size oldukça yardımcı olacaktır. İkinci adım olarak yavaş yavaş kendi ilgi alanınızı ve tarzınızı belirleyip bu alanda kitapların oluşturduğu bir okuma listesi hazırlamanız süreci oldukça hızlandıracaktır. Daha sonra her gün düzenli olarak az da olsa kitap okumaya özen gösterin, hatta belirli saatleri kitap okuma saati ilan edin. Bu şekilde belirli bir düzen oturttuğunuzda hayatınızdaki değişimleri görmeye başlayıp bu gizemli ve çekici dünyanın kapılarını kendiniz içinde aralamış olacaksınız.
Okuma alışkanlığı kazanmanın insanın karakteri üzerinde birçok olumlu etkisi bulunmaktadır. İnsanı rahatlatıp başka dünyalara kapı açtığı için stresi hafifletir ve bireyin stres kontrol mekanizmasını güçlendirir. Kelime dağarcığını ve hayal gücünü geliştirir. Empati yeteneğini kuvvetlendirir çünkü birçok farklı bakış açısıyla insanı tanıştırır ve farklı karaktere sahip insanları gözlemleme olanağı sağlar. Hafızayı kuvvetlendirir ve olaylar arasında daha rahat neden sonuç ilişkisi kurabilmeyi sağlar. İnsanın kendini veya çevresindeki olayları daha rahat ifade edebilmesinde önemli rol oynar. Genel kültürü artırır, birçok yeni bilgi öğretir. Konuşmasını olumlu yönde etkiler. Daha akıcı, telaffuzu düzgün, iyi seçilmiş kelimeler kullanarak kendini ifade ederer ve bu yönden farklılığını hissettirir. İnsana bir şeyler öğrettiği için dolaylı olarak özgüveni artırır. İnsanlarla olan iletişimi kalitelileştirir. Konsantrasyonu artırır ve böylece hızlı ve pratik düşünmeyi oldukça tetikler. Ayrıca uykusuz gecelerde uykunuzu getirmek için de birebirdir.
Yazımı bitirmeden önce sizinle severek okuduğum veya sabırsızlıkla okumayı beklediğim bazı kitapları paylaşmak istiyorum. Umarım okuma listenize ekler ve okurken keyif duyarsınız..
Emily Bronte/ Uğultulu Tepeler
Mihail Bulgakov/ Usta ve Margarita
Aldous Huxley/ Cesur Yeni Dünya
Virginia Woolf/ Dalgalar
John Steinbeck/ Gazap Üzümleri
Jack London/ Martin Eden
Khaled Hosseini/ Bin Muhteşem Güneş
Cengiz Aytmatov/ Gün Olur Asra Bedel
Aşağıdaki linke tıklayarak yazının kaynağına gidebilirsiniz...
ayy harika bir yazi kim yazdıysa tebrik ederim cok başarılı geleceği parlak biri olmali
YanıtlaSil