Kitabın Yazarı: Jo Cotterill
Kitap Hakkında Bilgi:
"Kitaplar size kaybettiğiniz insanları geri verir."
Calypso 10 yaşında bir kız çocuğu. Kitaplar tüm dünyası. Annesini kanserden kaybetmiş ve babası ile yaşıyor. Babası içsel bir güce ve güçlü olmaya kafayı takmıştır. Olayları soğukkanlı karşılar, eşinin ölümünde bile ağlamamıştır. Calypso’ya da durmadan içsel olarak güçlü olmayı ve yalnızken mutlu olmayı telkin eder.
Bir gün Calypso’nun okuluna yeni bir kız gelir. Bu kız onun rutin hayatını değiştirmeye başlayacak kişidir. Calypso, kendisi kadar kelimelere ilgi duyan bir arkadaş bulduğu için çok mutludur. Mae’nin en az onun kadar okuması ise bir başka sürpriz olur.
Bu arkadaşlık limonlar gibi bir gün çürüyecek mi yoksa sonsuza dek sürecek midir?
"Bir uçurumun kenarında duruyormuşum gibi hissediyordum, düşmemek için elimden tutan bir şey yoktu.
Keşke o limonları hiç bulmasaydım." (Tanıtım Bülteninden)
Calypso 10 yaşında bir kız çocuğu. Kitaplar tüm dünyası. Annesini kanserden kaybetmiş ve babası ile yaşıyor. Babası içsel bir güce ve güçlü olmaya kafayı takmıştır. Olayları soğukkanlı karşılar, eşinin ölümünde bile ağlamamıştır. Calypso’ya da durmadan içsel olarak güçlü olmayı ve yalnızken mutlu olmayı telkin eder.
Bir gün Calypso’nun okuluna yeni bir kız gelir. Bu kız onun rutin hayatını değiştirmeye başlayacak kişidir. Calypso, kendisi kadar kelimelere ilgi duyan bir arkadaş bulduğu için çok mutludur. Mae’nin en az onun kadar okuması ise bir başka sürpriz olur.
Bu arkadaşlık limonlar gibi bir gün çürüyecek mi yoksa sonsuza dek sürecek midir?
"Bir uçurumun kenarında duruyormuşum gibi hissediyordum, düşmemek için elimden tutan bir şey yoktu.
Keşke o limonları hiç bulmasaydım." (Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Konusu:
Kitap, annesi vefat ettikten sonra babasıyla beraber yaşayan küçük bir kızın yaşadığı zorlukları anlatmaktadır.
Kitabın Özeti:
Calypso 10 yaşında, küçük bir kız çocuğudur. Calypso yakın bir zamanda annesi ölmüştür. Calypso'nun kardeşi yoktur ve babasıyla beraber yaşamaktadır.
Kitabın Özeti:
Calypso 10 yaşında, küçük bir kız çocuğudur. Calypso yakın bir zamanda annesi ölmüştür. Calypso'nun kardeşi yoktur ve babasıyla beraber yaşamaktadır.
Annesi yaşadğı zamanlarda Calypso, çok mutlu bir çocuktur. Annesi resim yapmayı ve kitap okumayı çok severdi. Bir gün annesi rahim kanseri olduğunu öğrenir. Hastalığı çok ilerlemiştir ve davi olması mümkün değildir. Calypsu'nun annesi bir sabah aniden vefat eder. Bu acı Calypso ve babasına çok ağır gelir.
Babası sürekli kitaplarla uğraşmaktadır. Kızını çok güçlü yetiştirmek istemektedir. Babası Calypso'nun çocuk olduğunu unutmuştur. Calypso'nun sevgiye ve ilgiye ihtitacı olduğunun farkında değildir. Calypso mutlu olmayı, arkadaşlarının olmasını, ağlamanın normal olduğunu unutmuştur. Babası bu şekilde kendisini ve kızını koruduğunu düşünmektedir.
Calypso, sessiz sakin bir kızdır, kitap okumaya ve yazmaya meraklıdır. Annesinin evdeki resim yapma atölyesini Calypso için bir kütüphaneye dönüştürmüşlerdir. Calypso ileride yazar olmak istemektedir.
Maddi durumları da çok iyi değildir. Mutfakta buzdolapları da bomboştur. Babası Limonlarla ilgili bir kitap yazmaya çalışmaktadır. Limondan yapılacak ilaçlar, yemekler, içecekler, nasıl üretildiği gibi birçok bilgiyi anlatan bir kitap olacaktır.
Babası sürekli çalıştığı için Calypso okuldan geldiğinde akşam yemeğini, evin durumunu ve babasını düşünmektedir. Okuldaki arkadaşlarının ise tüm ihtiyaçlarını anneleri karşılamaktadır. Calypso'ya artık bu durum zor gelmeye başlamıştır.
Calypso'nun hiç arkadaşı yoktur. Sadece kitaptaki karakterler ile arkadaşlık yapmaktadır. Bir gün okula Mae adında yeni bir kız gelir. Mae, güler yüzlü, sevecen bir kızdır. Sınıfta Mae kelime dersinde Calypso'nun yanına oturur. Görevleri kelimeleri eşleştirmektir. Bunu en iyi yapan Calypso olduğu için öğretmeni onlara en zor kelime eşleştirmesini vermiştir. Bunun sayede Calypso, Mae'nin de kelimelerle arasının çok iyi olduğunu görmüş olur. Aralarında bir yakınlık oluşmaya başlar. Kitaplar hakkında konuşmaya başlarlar. Birkaç gün sonra ise Mae, Calypso'yu evlerine davet eder.
Mae ve ailesi çok iyi insanlardır, annesi çok anlayışlı ve sevgi doludur. Mae'nin annesi Calypso'yu babası kızmayacaksa akşam yemeğine kalmasını ister. Calypso eve gidip akşam yemeği hazırlama derdiyle uğraşmak istememektedir. Babasının zaten yokluğunu fark bile etmeyeceğini düşünmektedir. Mae'nin evinde yemeğe kalır. Eve döndüğünde tam da tahmin ettiği gibi babası yokluğunun farkında değildir.
Bir süre sonra Calypso, Mae'yi kendi evlerine davet eder. Mae'ye kütüphanesini göstermek istemektedir. Mae, geldiğinde evde babası yoktur. Önce kendi kütüphanesini gezdirir, ardından annesinden kendisine kalan diğer kitapları göstermek üzere babasının kütüphanesine girerler. Ancak annesinin kitaplarının yerinde limonlar vardır. Calypso annesinden kalan son şeyler olan kitapların yokluğuna çok üzülür. Kitaplar annesiyle arasındaki son bağdır. Babası kitapları nasıl atabilir? Bu bağı nasıl yok sayardı? Babası için limonlar annesinden ve kitaplardan değerli midir? Mae, Calypso'nun verdiği tepkilerden korkarak annesini arar. Mae'nin annesi gelerek Calypso'yu kendi evlerine götürür ve devlet desteği verilmesi için başvuru yapar.
Ertesi gün okula sosyal hizmetlerden görevliler gelir. Calypso'nun babası, annesinin ölümünü atlatamamıştır. Görevliler Calypso ile konuşup ona yardım edeceklerini söylerler. Babası psikoloğa gitmeye başlar. Yaptığı hataların farkına yeni yeni varmaktadır. Her geçen gün daha iyiye gitmektedir. Bu arada babasının yazdığı kitap 4 defa retedilir. Bunun etkisiyle Calypso'nun babası yeniden depresyona girer. Calypso babasının bunu da atlatacağını düşünmektedir.
Calypso'nun Mae ile arkadaşlığı artık bir yılını doldurmuştur. Mae ve ailesi, Calypso ve babasına çok iyi gelmiştir. Bir süre sonra babası tamamiyle iyileşir. Calypso artık çok mutludur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder