Kitabın Yazarı: Füruzan
Kitap Hakkında Bilgi:
1971'den beri okunan bir öykü kitabı "Parasız Yatılı". Füruzan'ın çağdaş bir klasiği...
"Füruzan, sıcak, acılı, yer yer insanın içine işleyen anlatımıyla, toplumumuzdan çok iyi tanıdığı kesitler veriyor bize. Çok yazmasına karşın yavanlığa düşmemesinin nedenini, el atmış olduğu çevreyi, bu çevredeki insan kaynağını iyi tanıyor olmasıyla açıklayabiliriz."
(Tanıtım Bülteninden)
Kitap, birbirinden bağımsız on iki öyküden oluşmaktadır. Kitabın ana teması, anne ve kız ilişkilerinden oluşur. Kitaptaki hikâyelerin kahramanları zengin akrabalara sığınan insanlar, fakir soylular, kapılarından yardım arayan hizmetçiler, çocuklarıyla birlikte yaşamaya çalışan anneler, büyük şehirde tutunmaya çalışanlardır.
Kitabın Konusu:
Kitap, hayatın içinde yaşayan insanları ve büyük şehirde tutunmaya çalışan çocukların yaşamlarını konu edinmektedir.
Kitabın Özeti:
Parasız Yatılı
Kocası öldüğünde, anne ve kızı evde bir başına kalırlar. Ne karısı, ne de küçük kızı adamın öldüğüne inanamazlar. Bir süre sonra geçim sıkıntısı yaşamaya başlarlar. Evin pek çok şeye ihtiyacı vardır. Zaman kıştır, kömür ve odun gerekmektedir. Kız sessiz biriydi, okul derslerini çalışırdı.
Kocası öldüğünde, anne ve kızı evde bir başına kalırlar. Ne karısı, ne de küçük kızı adamın öldüğüne inanamazlar. Bir süre sonra geçim sıkıntısı yaşamaya başlarlar. Evin pek çok şeye ihtiyacı vardır. Zaman kıştır, kömür ve odun gerekmektedir. Kız sessiz biriydi, okul derslerini çalışırdı.
Bir gün evin annesi eve hiç olmadığı kadar mutlu gelir. Kızına hemşire olacağını söyler. Kızı çok gençtir ve evde yalnız kalması gerekmektedir. Evde sobayı yakmakta ve geceleri yalnız kalmaktadır. Sabahları komşu teyzesi kızı uyandırmaktadır.
Kız okuldayken beden eğitimi derslerine katılamazdı. Fakir oldukları için ne giyecek lastik ayakkabıları ne de düzgün bir kıyafeti vardı. Beden eğitimi derslerine katılmayanlar gibi hep tuvaletlerin yanında otururdu.
Bir gün kızın annesi bir haber getirir. Bir sınav olduğunu söyler. Parasız yatılılık sınavı. Kız önce şaşırır ama sonra annesinin sevincini görünce kendisi de çok sevinir.
Haraç
Annesi İstanbul’daki konağa bıraktığında Servet henüz sekiz yaşındadır. Birileri onu fark edene dek bir köşeye sinip oturur. Servet konağın büyüklüğünden dolayı korkup ağlamaya başlar. Çok geçmeden Çerkez Gülendem kalfa onu bulur. Evin hanımı Dizdar Hanım, Servetin evde kalıp hizmetçi olarak çalıştırılmasını uygun görür.
Servet, on üç yaşına geldiğinde çok hamarat, işini iyi yapan ve konakta en çok sevilen hizmetçilerden biri olur. Evde onun haricinde Gülendam Kalfa, Şemsitap ve Şehime çalışmaktadır. Servet ve Dizdar hanımın arası çok iyidir. İlk başlarda sadece alt katlarda çalışırken artık üst katlara da bakmaya başlar.
Konakta Ruhusi Bey ve Şemsitap hakkında dedikodular döner. Geceleri sandık odasında beraber oldukları duyulur. Şehime Hanımçok açık sözlü ve boyun eğmeyen karakterde bir kadındır. Servet'e sen çok safsın ve köylü kızısın derdi. Servet ilk o zaman öğrenmişti köylü olduğunu. Bir süre sonra konakta olaylar yaşanmaya başlar ve Şemsitap arabacıya kaçar. O kaçtıktan bir kaç gece sonra ise Ruhusi Bey Servet’in odasına girer ve birlikte oldular. Bu olay uzun bir süre böyle devam eder.
Konağın hanımı Dizdar Hanım Nişantaşı’na taşınmaya karar verir ve ev en kısa sürede boşaltılacaktır. Servet onu da yanlarına alacaklarını sanır. Fakat ev bomboş kalıp veda vakti geldiğinde hanımı ona sarılıp anahtarı verir ve ev satılana kadar evle sen ilgilen diyerek onu koca konakta yalnız başına bırakır. Servet uzun süre ağlar ve yalnız kalır. Servet'i arada erzak bırakmaya ziyarete sadece Fatin Bey gelir.
Fatin Bey ve Servet evlenirler. Bir de çocukları olur. Çocukları çalışmak için Almanya’ya gider. Servet ve Fatih bey birbirleriyle pek konuşmazlar. Servet ev işlerini yapar ve kocasının gelişini pencere önünde beklerdi.
Bir gün Fatin Bey eve gelirken cama bakar Servet'i göremeyince önce bir şaşırır sonra ise öfkelenir. Bastonuyla kapıya vurur anahtarıyla kapıyı açarak içeriye girer. Evde seslenir ve karısının cevap vermemesine iyice kızar. Evin ışıklarını açar ve uyurmuş gibi yatan Servet’i görür. Seslenir fakat karısı tepki vermez. Öldüğünü anlar ve üzüntü içerisinde karısının ismini sayıklamaya başlar. Servet kalp çarpıntıları ve üzüntüler nedeniyle ölmüştür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder