Kitabın Yazarı : Carlo Collodi
Kitabın Konusu :
Carlo Collodi'nin ilk kez 1883 yılında yayımlanan unutulmaz eseri Pinokyo, dünyanın en önemli çocuk klasiklerinden biridir.
Kitabın Konusu :
Carlo Collodi'nin ilk kez 1883 yılında yayımlanan unutulmaz eseri Pinokyo, dünyanın en önemli çocuk klasiklerinden biridir.
Geppetto Usta'nın bir odun parçasından oyarak hayat verdiği kuklası Pinokyo, tamamlandığında önce gülmeye, sonra da koşmaya başlar. Pinokyo artık Geppetto Usta'nın oğlu olmuştur. Babasına uslu olacağına dair söz verse de haylazlıktan, yaramazlıktan, her şeye karışmaktan vazgeçmez. En büyük hayali ise gerçek bir insan olmaktır.
Kitabın Özeti :
Bir ağaç parçası Geppetto Usta’nın ellerinde bir kuklaya dönüşür. Geppetto fakir bir ustadır. Ama Pinokyo için ekmekten bir şapka, kâğıttan bir elbise ve ceketi satıp bir alfabe alır. Pinokyo’nun okula gidip iyi bir çocuk olması tek isteğidir. Pinokyo ise keşfetmek arzusuyla insanların açgözlülüğü ve hırslarından fazlasıyla nasibini alacaktır. Gerçek bir çocuk olmak için ise iyi kalmak zorunda kalacaktır.
Pinokyo, Usta ona ayaklarını verdikten sonra koşmaya başlar. Okula gitmesi gerekirken yaramazlıklarının açtığı bir maceranın içerisinde kendisini bulur. Bu macera Pinokyo’yu aramaya çıkan Geppetto içinde durdurulmaz bir şekilde kendisini çeker.
Pinokyo Gepettoyu babası zannetmektedir. Bir gün Pinokyo bu sevgi dolu yuvasından ayrılıp, bir yolcuğa çıkar. Akşam oluca bir yer bulup içeri girer. Orada cırcır böceğine rastlar. Cırcır böceği “başı boş gezme yoksa mahvolursun” der ama Pinokyo onu dinlemez. “Buradalarda durmazsam beni okula gönderirler en sediğim şey başı boş gezmek , yemek içmek , eğlenmek der. Böcek “ Böylelerinin sonu ya pis sokaklar ya da hapishane.” der
Pinokyo sinirlenip cırcır böceğini öldürür. Aç kalıp eve gitmiş ateşin başında uyuya kalmış ayaklarını yakmıştır. Babası Gepetto ayaklarını tekrar yapması için Pinokyo’dan birdaha evden kaçmayacağına dair söz alır.. Pinokya okula giderken bir kukla gösterisi görür. Okul yerine son parasını da oraya vererek gösteriye gider. Kuklacı başı ona acır ve altın verir. Pinokya altını babsına götürüken kurnaz tilki ve kör kedi ile karşılaşır. Onlar da Pinokyo’ya beş altını beş bin altın yapacak bir yol bildiklerini söylerler.
Tilki ve kedi üzerine atlarlar ama pinokyo onlardan kurtulmayı başarır. Ormanda bir peri onu görür VE ona yardım eder. Ellerini çözüp yemek verir . Peri ona parası olup olmadığını sorar. Pinokyo’da yalan söyuleyerek parası olmadığın söyler. Ancak tilki ve kedi yine onu yakalar ve altınlarını çalarlar.
Pinokya , ağlaya ağlaya köye varıp, savcıya şikayet eder. Fakat “Enayiler Diyari’nm kanunları gereğince onu hapse atarlar. Üç ay sonra çıkar. Pinokya geceyi geçirmek için bir kümese gerer kümesin sahibi onu tavuk hırsızı zannederek bağlar. Birkaç fare gelip İplerini kemİrir ve ve Pinokyo kurtulur ve ormana gider.
Orman Perısi’nin evine geldiğinde kocaman beyaz bir kaya görüp ağlamaya başladı.Orman Perisi hiç söz dinlemediği için başına hep belalar geldiğini, hiç olmazsa bundan sonra söz dinlemesi gerektiğini söyler. Orman Perisi Pinokyo’nun annesi olur ve onu okula yazdırır.
Pinokyo, akıllı bir öğrenci olunca peri Pinokyo’ya artık insan olacağı müjdeler. Pinokyo arkadaşlarını davet edecekken bir arkadaşının kandırması ile oyuncaklar ülkesine gider. “Oyuncaklar Ülkesi”nde tembel tembel gezen Pinokyo, bir gün kulaklarının uzadığım gördü. Utancından, kimseye görünmeden ortadan kaybolup ormana geri gelir.
Ormanda karşılaştığı bir sincap, Pinokyo’nun “Eşek hastalığı”na yakalandığını anlatır. Bu hastalığın “Oyuna dalıp, haylazlık eden ve verdiği sözü tutmayan çocukların başına gelir.” der. Pinokyo, çok pişman olur. Onu ormanda onu gören bir çoban onu eşek sıpaların arasına koyar. Oradan bir sirke girer ancak sirkte ayağını kırmıştır. Onu sirkten atarlar. Bir davulcu onun derisini yüzüp davul yapar. Pinokyo’yu da denize atar. Pinokyo denizden yüzerek kurtulur. Ormanda tilkiyi ve kediyi görür ama bu defa onlara inanmaz. Sonra cırcır böceğinin evine gider. Cırcır böceği onu eve kabul eder ve nasihatlar verir. Pinokya artık akıllanmış, çalışkan ve uslu bir çocuk olmuştur.
Birgün orman perisinin çok hasta olduğunu öğrenir ve çalışarak kazndığı tüm parayı o periye yollar. Rüyasında orman perisinin ona “aferin” dediğini duyar. Sabahleyin kalktığında artık insan olmuştur ve ceplerinde altınlar vardır. Sevinçle babasının yanına gider Babası da ona:
“Yaramaz çocukların yerini uslu çocuklar aldıkça her şey güzelleşir, bütün olumsuzluklar da ortadan kalkar.” der.
Kitabın Kahramanları, Kişileri :
Pinokyo : Yaramaz , haylaz , çalışmayan , tembel bir kukladır.
Geppetto : Pinokyonun babası, Pinokyo sürekli onu üzer ve kaçar sürekli ona yalan söyler.
Orman perisi : İyi kalpli peri Pinokya'ya yardım eder.
Cırcır böceği : Pinokyo'ya çok yardım eder aslında ancak Pinokyo dikkafalılık eder bunu anlamaz..
Tilki ve kör kedi : Yalancı , düzenbaz , hile yapıp Pinokyo'yu sürekli kandırırlar.