18 Temmuz 2019 Perşembe

Mücella (Nazan Bekiroğlu) Kitabın Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Mücella

Kitabın Yazarı : Nazan Bekiroğlu

Kitap Hakkında Bilgi :

Nazan Bekiroğlu Nar Ağacı’ndan sonra merakla beklenen yeni romanı Mücellâ’da bizleri 1920-1970’li yılların Türkiye’sinde nostaljik bir hikâyeyle buluşturuyor.

Mücellâ, genç Cumhuriyet’le yaşıt bir kızın, unutulmuş kumaşların, kokuların, alışkanlıkların, iğne oyalarının, kimi yarım kalmış kimi tamamlanmış aşkların, hayatı seyretmekle yaşamak arasında gelip giden kadınların romanı.

Zamanın daha ağır aktığı, hayatın ritminin daha çok mahalle aralarında karar bulduğu vakitler. Gaz lâmbasının ışığında içilen nohut kahvesinin ağızda buruk bir tat bıraktığı dönemler.

Arka planda Türkiye, pek çok çalkantının içinden geçerken bile kendini bildi bileli çeyiz işleyen bir genç kız Mücellâ. Adım adım hayattan çekilirken bunu neredeyse hiç fark etmeyen… Neyi beklediğini bilmeden bekleyen… Derken günün birinde, kıyısında kaldığı hayata son bir çabayla dönmek isteyen…

Sümbül kokulu bembeyaz yastık kılıfları, kanaviçe işli peçeteler, uçları fistolanmış havlular, çeyiz sandıkları arasında…

Hanımeli, yasemin ve leylâk kokulu yaz ikindileri gibi uzun kış gecelerinde de, ya çardağın altında ya hep o soldaki pencerenin içinde… Mücellâ’nın dupduru ve çarpıcı hikâyesi.

Kitabın Özeti :

Nazan Bekiroğlu’nun Mücella adlı romanında anlatılanlar gerçek bir hikayedir. Okurken herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği bir romandır. Romanda 1920 - 1970'li yıllar tüm gerçekliğiyle anlatılır.

Mücella ve Fahir iki kardeştir. İkisi Tevfik Efendi ve Neyyire Hanım’ın çocuklarıdır. Fahir ile Mücella arasında on dört yaş vardır. Neyyire Hanım Mücella’ya hamileyken Tevfik Efendi vefat eder. Fahir de Keriman adında bir kızla evlenir. Fahir ailesiyle yaşamaya devam ederler. Zaman geçtikçe eşi Keriman ve annesi Neyyire Hanım anlaşamaz. Bunun böyle gitmeyeceğini anlayan Fahir çareyi İstanbul’a gitmekte bulur.

Tek başına bir kız çocuğu büyütmekle karşı karşıya kalan Neyyire Hanım kızının üzerine titrer. Mücella da annesinin sözünden çıkmaz. Annesinin bir dediğini iki yapmaz. Mücella ilkokulu bitirdikten sonra Neyyire Hanım kızı için endişelenir ve onu ortaokula göndermez. Mücella’nın dayısının kızı yani kuzeni Filiz ilkokulu bitirdikten sonra akşam sanat okuluna gider.

Her yıl biraz daha büyüyen Mücella ve Filiz gençlik yıllarına geldiğinde Filiz aşık olmaya, mektuplaşmaya bile başlar. O zamanlarda Mücella annesinin baskısından dolayı mahalle bakkalına bile gidemez. Mücella evin içinde vakit geçirmeye çalışır. Annesi Mücella’ya dikiş nakış öğretir. Mücella yirmi yaşına gelmeden tüm mahalleye yetecek kadar çeyiz hazırlar. Mücella’nın evlenme yaşı artık gelmiştir.

Filiz İş Bankası’nda işe başlar. Bu zamanda Mücella yine ev işleri, annesine kahve hazırlama, yemek yapma, çeyiz dizme telaşıyla vaktini geçirir. Filiz mühendis talibi Refik Bey’le evlenir. Çeyiz hazırlamaya vakti olmayan Filiz’e Mücella hazırladığı çeyizlerden verir. Filiz ve Refik Bey’in Feriha ve Gülümser adında iki kızları olur. Filiz bankacı olduğu için kızlarını Mücella büyütür.

30 yaşına gelen Mücella’da evliliğe dair hiçbir işaret yoktur. Abisi Fahir’in torunları bile olur. Bu geçen zamanda artık Mücella evlenemeyeceğini anlar. Artık Neyyire Hanım’ın uslu kızı olarak değil Neyyire Hanım ve Mücella diye bahsedilmeye başlanır. Yaşı ilerleyince Mücella da artık eskisi kadar annesinin sözünü dinlemez. Evden tek başına çıkıp dolaşmaya ive htiyaçlarını gidermeye başlar. Bir gün yine Mücella dışarı çıkacağı vakit Neyyire Hanım kızına “Geç kalma!” der. Mücella annesine içinden kızar.

Mücella eve dönerken evlerinin önünde bir kalabalık görür ve telaşlanır. Neyyire Hanım vefat etmiştir. Mücella kahrolur, feryat eder ve baygın düşer. Uzun süre kendine gelemez. Annesinin ölümünden üç gün sonra yurt dışından Fahir de gelir birkaç gün kalarak döner. Mücella artık yalnız yaşamaya başlamıştır. Komşular Mücella’yı yalnız bırakmazlar. O artık mahallenin dert ortağıdır, annesi gibi herkesin derdini dinleyerek onların içini dökmesini sağlar.

Mücella kalan çeyizlerini genç kızlara ve fakir ailelerin kızlarına verir. Bir gün Mücella’da annesi gibi yalnız başına bordo halının üzerinde son nefesini verir. Mücella’nın ölümünden sonra Fahir ve Keriman yurt dışından gelir. Evi kat karşılığı müteahhite verir. Evdeki bütün eşyaları da dağıtırlar.

1 yorum: